DHL direnişinin 284. gününde küresel sendikaların çağrısıyla Türkiye’de ve birçok ülkede dayanışma eylemleri gerçekleştirildi. Küresel Dayanışma Günü olarak ilan edilen 26 Martta, DHL direniş çadırı önünde yapılan basın açıklamasında Deri-İş üyesi Ismaco işçileri de DHL işçilerinin eylemine destek verdiler.

Direnişçi DHL işçileri tarafından “Yaşasın Enternasyonal Dayanışma!” sloganlarıyla karşılanan misafirlere ve basına yönelik açıklamayı TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk gerçekleştirdi. Öztürk, “DHL Türkiye İşçileriyle Küresel Dayanışma Günü” kapsamında eş zamanlı olarak, Alman Konsoloslukları ve DHL merkezleri önünde yapılan eylemlerle, DHL işvereninin sendika düşmanlığı yapmaması konusunda uyarılacağını söyledi.

Öztürk, DHL’deki mücadelenin Türkiye’deki DHL işçilerinin ve TÜMTİS’in mücadelesi olmaktan çıktığının, Almanya’da 200 bin üyeli Ver.di ile 154 ülkede ITF’ye bağlı yüzlerce sendikanın mücadelesine dönüştüğünün altını çizdi. Hak-İş’e bağlı Öz Taşıma-İş’i işyerine davet ederek sendikal örgütlenmeyi bölmeye çalışan işverenin oyununun tutmayacağını belirtti. Öztürk, sendikaları ve demokratik kitle örgütlerini DHL işçileriyle dayanışmaya çağırdı.

ITF Küresel Örgütlenme Koordinatörü Alen Clifford, direnişe destek olmak için burada olduklarını, Küresel Dayanışma Günü çerçevesinde, Brüksel ve Londra’da Alman büyükelçilikleri ve ortaklarıyla görüşmeler yapıldığını anlattı. Clifford, atılan işçiler geri alınıncaya ve TÜMTİS yetkili sendika olarak tanınıncaya kadar dayanışma eylemlerine devam edeceklerini ifade etti.

Clifford’un ardından UNI Global (Uluslararası Sendikalar Ağı Küresel Sendikası) Örgütlenme Daire Başkanı Alen Tate, “20 milyon işçinin desteğini size sunmak için geldim. İşçi arkadaşlarımız bilsinler ki bütün dünyada onlar için eylemler yapılıyor. Biz bu şirketin sahibiyle bağlantıya geçtik ve onlara Türkiye yasalarını, uluslararası yasaları ihlal ettiklerini söyledik. Aynı zamanda tüketicilere ulaşmaya çalışıyoruz. ‘Bu şirket Türkiye’de işçilere bunları reva görüyor’ diyoruz. Almanya’da DHL’ye OECD’ye aykırı davrandığı için dava açtık. Alman patronlara baskı yapıyoruz.”

Basın İş Başkanı Yakup Akkaya, Sosyal-İş Genel Başkanı Metin Ebetürk, Haber-Sen MYK Başkanı Mehmet Ali Elçek, Türk-İş Marmara Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak da birer konuşma yaptılar.

Yapılan konuşmaların ardından ziyaret çekilen halaylar ve direniş çadırında içilen çaylarla sona erdi.