
Polonya: 100 bin kişi greve çıktı
100 bin işçi Polonya’nın endüstri bölgesi Silezya’da 26 Mart sabahı hükümetin iş yasaları, sağlık ve eğitim politikalarını protesto etmek için greve çıktı. Dayanışma Sendikası’nın çağrısıyla işçiler esnek ve güvencesiz çalışmayı yaygınlaştıracak geçici iş sözleşmelerinin yaygınlaştırılmasına, bunu sağlamak için iş kanununda değişiklik yapılmasına, haklarının sınırlandırılmasına ve mesai ücretlerinin azaltılmasına karşı taleplerini yükselttiler. Hükümetin sağlık ve eğitim politikalarını da eleştirdiler.Demiryolu işçileri, madenciler, enerji sektörü çalışanları, öğretmenler, sağlık ve hizmet sektöründe çalışan işçiler greve katıldılar. Çelik presleme işçileri, madenciler ve elektrik fabrikaları işçileri sabah 10.00’a kadar şalter kapattı, taşımacılık işçileri sabah 08.00’dan itibaren iki saat trafiği felç etti. İşçiler güvencesiz sözleşmelere yasal sınırlama getirilmesini ve ağır işte çalışan işçilere erken emeklilik ücreti ödenmesini istediler. Ayrıca okulların kapatılmasına ve devlet okullarının mali sorunlarının yerel hükümetlere devredilmesine son verilmesini istediler.
Çin madenlerinde katliam gibi iş cinayetleri yaşanıyor
china-miners.jpg [2]

Çin madenleri her yıl biner biner madenci kardeşlerimizin hayatını, umutlarını çalıyor. İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmaması nedeniyle ölüyor işçiler. Yalnızca 2012 yılında 1384 maden işçisi hayatını kaybetti. Oysaki açıklanan bu rakam gerçek rakamı yansıtmıyor. Hem ölüm bilançosunu azaltmak hem de kesilecek cezaları önleyerek maden patronlarının ekonomik zarara uğramasını engellemek için gerçek rakamları gizliyorlar. İş cinayetlerine karşı, canımıza kasteden bu sisteme karşı mücadele etmek boynumuzun borcudur.
Almanya’da demiryolu işçileri uyarı grevi yaptı kazandı
18 Martta demiryolu işçileri toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin ücret artışı konusunda tıkanması nedeniyle demiryolu şirketini uyarmak amacıyla uyarı grevi yaptılar. 130 bin işçiyi temsil eden Demiryolu ve Taşımacılık İşçileri Sendikası (EVG) %6,5 ücret artışı talep etti. Ancak Deutsche Bahn şirketi ise bu yıl için %2,4, 2014 içinse %2’lik bir artış teklif etti. Şirket önerdikleri “makul” teklifin kabul edilmemesine şaşırdıklarını ve işçilerin uyarı grevi yapmasını da “aşırı” bulduklarını söylese de, 25 Martta işçilerin taleplerini kabul etmek zorunda kaldı.
Güney Afrika’da madencilerin mücadelesi devam ediyor
south-africa.jpg [3]

Maden patronu işçilerin maden sahasına izinsiz girdiklerini, madene ait eşyalara el koyduklarını ve böyle yaparak kuralları çiğnediklerini iddia etti. Patronlar işlerine geldiğinde kurallara uyulmasından bahsediyor. Ama sıra kendilerine geldiğinde kuralları unutuyorlar. Polis ise kuralları ihlal eden patronu savunuyor ve onların yanında saf tutuyor.
Güney Afrika’da patronlar, işçilerin haklı taleplerinin karşısında polisi ve silahları devreye sokuyorlar. Geçtiğimiz Ağustos ayında greve çıkan madencilere polis yine saldırmış ve 34 işçiyi katletmişti. Onların tüm bu saldırılarına, tehditlerine karşı madenciler boyun eğmiyor mücadele ediyor.
Dünyada DHL işçileri ve aileleriyle dayanışma eylemleri yapıldı
dhl-nyon.jpg [4]

Londra’da ITF ve Unite sendikasının temsilcileri Alman büyükelçilik binası önünde toplanarak slogan attılar. ITF Genel Sekreteri David Cockroft protesto mektubunu büyükelçiliğe teslim etti. DHL aynı zamanda Manchester United takımının da sponsoru olması nedeniyle, Unite sendikası bu takıma ait olan Old Trafford Stadyumu önünde bir gösteri düzenledi. Hem taraftarlarının hem de futbol kulübünün DHL’in Türkiye’de çevirdiği dolaplardan haberdar etmek istediklerini ifade ettiler.
Avrupa Taşımacılık İşçileri Federasyonu (ETF) Genel Sekreteri Eduardo Chagas ve delege grubu Brüksel’deki Alman ekonomik ve mali ilişkiler başkanı ile görüştü. Heyet; Avusturalya, Bahreyn, Bulgaristan, Fransa, Almanya, Hindistan, Ürdün, Yeni Zelanda, Nijerya, Panama, Slovenya ve Tayland’da Alman sermayeli DHL ofislerini ya da Alman büyükelçiliklerini ziyaret ettiler, protesto mektuplarını bıraktılar.