
24 Nisanda Bangladeş’te korkunç bir katliam gerçekleşti. Daka’da bulunan 8 katlı Rana Plaza binası büyük bir gürültüyle çöktü. Kapitalizmin kâr hırsı şimdilik 254 işçi kardeşimizi daha aramızdan aldı. Birçoğunun durumu kritik olmak üzere yaklaşık 2 bin işçi ise hastanelerde tedavi altına alındı. Enkaz altında kalan onlarca işçinin çığlıkları yükselmeye devam ediyor. Rana Plaza’da 5 ayrı tekstil fabrikasında 2500 işçi çalışıyordu. 24 Nisan günü ise 3 binden fazla insan binada bulunuyordu. Tüm bölge halkı yaralılara kan vermek ve kurtarma çalışmalarına yardım etmek için çırpınıyor.
Bu katliam göz göre göre yaşandı. Çünkü 23 Nisanda belediye yetkilileri binanın boşaltılması için emir vermiş, binada bulunan bir banka ve 3 dükkân çalıştıkları katları boşaltmış ancak Rana Plaza’nın sahibi ve tekstil patronları binayı boşaltmamış ve işçilere o gün izin vermemişlerdi. Tekstil işçileri çalışmadıkları bir güne karşılık 3 gün çalışmak zorundaydılar. O nedenle işe gitmemek ücretlerinin kesilmesi ve 3 günlük daha fazladan çalışmaları anlamına geliyordu. 24 Nisan sabahı işe gitmek zorunda kalan işçileri ise ölüm bekliyordu!
Sefalet koşulları içinde çalışan işçiler Mango, C&A,WalMart, Benetton, Primark ve KIK gibi dünyaca ünlü markalara üretim yapıyorlardı. Buna karşılık ayda sadece 38 dolar alıyorlardı. İşçilerin çalışma koşulları son derece kötü iken ve yaşamları yoksulluk içinde geçerken tekstil patronları ise ihtişam içinde hayatlarını sürdürüyorlar. Patronlar kendi zenginlikleri için gözlerini kırpmadan, bile bile yüzlerce işçinin ölmesine seyirci kaldılar.
Yaşanan felaketin ardından Bangladeşli işçi kardeşlerimiz protesto gösterileri düzenlediler. 20 bin öfkeli işçi, 25 Nisanda, 5 anayolu trafiğe kapattı. İşçilerin anısına saygı göstermeyerek fabrikalarını çalıştırmak isteyen patronlar engellendi. Öfkeli işçiler bu fabrikalarda da üretimi durdurdular. İşçiler, Bangladeş Tekstil Üreticileri ve İhracatçıları Derneği önünde de protesto gösterileri düzenlediler.
Bangladeş’te yaşanan bu katliam ilk değil. Geçtiğimiz Kasım ayında bir tekstil fabrikasında çıkan yangında yine yüzlerce işçi kardeşimiz yanarak hayatını kaybetmişti. Dünyanın dört bir köşesinde sermaye işçilerin kanıyla büyüyor. Her gün patronların kasalarına oluk oluk kanımız akıyor. Her gün onlarca işçi kardeşlerimizi toprağın koynuna vermekten derin bir acı duyuyoruz. Bangladeş’te ölen işçi kardeşlerimizi saygıyla anıyor, ailelerinin acısını paylaşıyoruz. Kahrolsun burjuvazi! Kahrolsun işçilerin kanını, canını emen kapitalizm!