
Ben UPS Kargo’da çalışıyorum. 1 yıl taşeronda, 2 yıl kadrolu ve sendikalı olarak çalıştım; toplam 3 yıllık kargo işçisiyim. Vermiş olduğumuz sendikal mücadelenin başarıya ulaşmasıyla, ilk toplu sözleşmemizi 2011 yılı Ağustos ayında yapmıştık. Çalışma saatleri, ücretler, mesailer, yemekler ve sosyal haklarda iyileştirmeleri bu toplu sözleşmede kazandık. Sendikalı ve sendikasız çalışmanın farkını çok daha iyi anladık. Sendikalı olmadan önce koşullarımız oldukça kötüydü. Uzun çalışma saatleri, düşük ücretler ve karşılığı ödenmeyen fazla mesailer... Aynı zamanda taşeron işçiliğin yoğun olduğu bir işyeriydi.
Sendikalı olmaya ve örgütlenmeye başladıktan sonra, sendikal çalışmanın farkına varan patron sendikalı olan işçileri işten atmaya başladı.160 işçi sendikalı olduğu için işten atıldı. Ama işten atıldığımızda evlerimizin yolunu tutmadık. Çünkü sendikalı olduğumuz için, hakkımızı aradığımız için işten atılmıştık. Bu yüzden atıldığımız işyerleri önlerine çadırlarımızı kurduk ve direnişe başladık. Direniş boyunca çalışan ve direnişte olan işçilerle arkadaşlığımız daha da pekişti. Bir aile gibi olduk. Ailelerimiz bize destek oluyor, Türkiye’den ve yurtdışından pek çok işçi kardeşimiz direniş yerini ziyaret ediyor ve bize büyük destek oluyorlardı. Aldığımız küresel eylem kararlarında birçok ülkede işçi kardeşlerimiz bizim için iş durdurdular, protesto eylemleri yaptılar. Böylece 280 gün süren direnişimiz, atılan işçilerin geri alınmasıyla son buldu. Beş aylık bir süreden sonra da yetki aldık ve TİS görüşmeleri başladı. Taleplerini işçilerin belirlediği görüşmeler yine bizim onayımızla bağıtlandı.
İki yıl aradan sonra TİS görüşmeleri yine başlıyor. Tabii bu iki yıl boyunca boş durmadık. Birçok grev ve direniş ziyareti yaparak haklarını arayan işçi kardeşlerimize destek olduk. İşyerindeki örgütlülüğümüzü daha da güçlendirdik. 2. dönem toplu sözleşmeye sorunlarımızı, eksiklerimizi ve taleplerimizi belirleyerek hazırlanıyoruz. Bunun için toplantılar ve anket çalışmalarımızı yapıyoruz.
Biz UPS işçileri sendikalı olmanın ne kadar önemli olduğunu hayatımızda yaşayarak öğrendik. Örgütlenmeden ve sendikalı olunmadan, patronların saldırılarına karşı durulamıyor. Patronların saldırılarına karşı durmak, haklarımızı almak ve geliştirmek için mücadele etmeli ve örgütlenmeliyiz.