Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 2013 yılının Ocak ayı itibarıyla yürürlüğe girmesiyle, işkolu istatistikleri, SGK verileri esas alınarak ilan edilmeye başlandı.
İşkolu istatistiklerinin SGK verilerine göre ilan edilmesi sağlık sektöründe taşeron şirketlerde çalışan ve sağlık alanında örgütlenme faaliyetleri yürüten Dev Sağlık-İş Sendikası’na üye binlerce işçinin sendika üyeliklerinin düşmesine neden oldu. Hastanelerde ihale usulüyle yüklenici firma olan taşeron şirketler, çalıştırdıkları işçileri SGK verilerinde inşaat, temizlik gibi değişik işkollarında gösteriyorlar. Çalışma Bakanlığı bu işçilerin sağlık işçisi olmadıkları gerekçesiyle Dev Sağlık-İş üyeliklerini düşürdü. Bu saldırı karşısında Dev Sağlık-İş, Ankara 12. İş Mahkemesi’ne itiraz davası açtı. Davanın ilk duruşması 30 Mayıs günü görüldü. Dava öncesi Dev Sağlık-İş, DİSK, SES ve TTB’nin katılımı ve Ankara dışındaki illerden gelen üyeleri ile bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Adliye önünde toplanan işçilerin haykırdığı “Taşeron İşçisiyiz, Örgütlüyüz, Güçlüyüz”, “Susma Haykır Taşerona Başkaldır” sloganlarının ardından Dev Sağlık-İş Genel Başkanı ve DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu ilk konuşmayı yaptı. Arzu Çerkezoğlu; bu davanın sadece sağlık işkolunda sendikaya üye olan işçilerin davası olmadığını, yüz binlerce taşeron işçisinin davası olduğunu, bu davanın yüz binlerce taşeron işçisinin gelecek mücadelesi olduğunu vurguladı. Hükümetin taşeron işçisini yok sayarken sendikasını da yok saydığını belirtti.
Çerkezoğlu’nun ardından sözü alan TTB 2. Başkanı Dr. Gülriz Erişgen ise, sağlıkta piyasalaşmanın ciddi boyuta geldiği bugünkü durumda, Dev Sağlık-İş Sendikası’nın verdiği mücadelenin çok değerli olduğunu, bu mücadelenin tüm sağlık işçilerinin mücadelesi olduğunu söyledi. SES MYK Üyesi Aslıhan Han Özden ise bütün baskılara rağmen mücadeleye devam ettiklerini, taşeron örgütlenmesinin iğneyle kuyu kazmak gibi bir şey olduğunu dile getirdi. Son olarak söz alan DİSK Genel Başkanı Kani Bako, sağlık işçilerinin geçmişte güvenceli çalıştığını hatırlatarak AKP hükümetinin yaptığı pek çok yasa değişikliğiyle sağlıkta güvenceli çalışmayı ortadan kaldırdığını dile getirdi. Dev Sağlık-İş Sendikası’nın sağlık işçilerini sendikalı yaptığını ama çıkarılan yasa ile bu işçilerin sendika üyeliklerinin düşürüldüğünü ifade eden Bako, Anayasanın 51. Maddesi’nin de göz ardı edilerek hukuk dışı davranıldığına dikkat çekti. Sözlerinin devamında çözüm sürecine de değinen Bako, şöyle konuştu: “Bu ülkede 50 bin insanımızı kaybettik. 50 bin insanımızı daha kaybetmemek için barış sürecine DİSK olarak destek oluyoruz.”
Konuşmaların ardından ayrıca bir basın açıklaması yapıldı ve taşeronluk sisteminin istenmediği belirtildi. Basın açıklamasına DİSK’e bağlı çeşitli sendikalar, BDP Ankara İl Başkanlığı, çeşitli parti ve sivil toplum kuruluşları da destek verdiler.