
Ülkenin her yanında gerçekleştirilen eylemlerin İstanbul ayağında, KESK üyeleri Galatasaray Lisesi önünde toplanarak Gezi Parkı’na doğru yürüyüşe geçti. Çeşitli siyasi partilerin, demokratik kitle örgütlerinin ve Gezi Parkı direnişçilerinin de destek verdiği yürüyüş boyunca yapılan konuşmalarda, AKP’nin anti demokratik uygulamaları ve Gezi Parkı eylemlerine karşı uyguladığı şiddet protesto edildi. Yürüyüş boyunca “Her
Yer Taksim Her Yer Direniş” ve “Bu Daha Başlangıç Mücadeleye Devam” pankartlarının yanı sıra, KESK’li tutsakların resimleri ve dövizler taşındı. Dövizlerde Başbakan Erdoğan’ın protestocular için çapulcular sözünü kullanması “Çapulcu Öğretmenler Yürüyor”, “Marjinal Öğretmenler Yürüyor”, “Men Dakka Dukka” dövizleriyle protesto edildi.Gezi Parkı’nda kitlenin toplanması ardından KESK İstanbul Şubeler Platformu adına basın açıklamasını Dönem Sözcüsü Hüseyin Tosun gerçekleştirdi. Hüseyin Tosun, Türkiye’de son bir haftadır yaşananların özgürlüğe demokrasiye hasret bırakılan tüm kesimlerin umutlarını filizlendirdiğini, toplumsal mücadeleler tarihine yeni bir sayfanın eklenişine tanıklık ettiklerini ifade etti. Taksim Gezi Parkı’nda dayatmacı tutumlarıyla
protestoların başlamasına neden olan AKP’nin halka tosladığını söyledi. Gezi Parkı direnişinin ülkenin dört bir tarafında, baskı ve zulüm düzenine karşı milyonların sahiplendiği bir halk hareketine dönüştüğünü vurguladı ve ekledi: “Gezi Parkı direnişi halkı kul olarak gören, marjinal, çapulcu olarak nitelendirecek kadar pervasızlaşanların gaz bombalarının dumanı, sisi ile perdelemeye çalıştığı emek ve demokrasi düşmanlığını tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermiştir.”Tosun, Başbakan’ın yaşananlar karşısında, polis şiddetiyle engelleyemediği halkın iradesi önünde boyun eğmesi ve bunun gereklerini yerine getirmesi gerektiğini söylediği sırada kitleden “Hükümet İstifa” sloganları yükseldi. İstanbul’u gaza boğan ve halka saldırı emrini
veren İçişleri Bakanı, İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürü’nün görevden alınmasını, tüm gözaltına alınanların ve tutuklananların derhal serbest bırakılmasını, Gezi Parkı’na Topçu Kışlası ve AVM yapılması planının iptal edilmesini, başta Taksim olmak üzere şehirlerin meydanlarına konulan toplanma yasaklarının kaldırılmasını ve biber gazının yasaklanmasını istedi.Kamu emekçilerinin güvencesizliğinin yasalarla, kanun hükmünde kararnamelerle, fiili uygulamalarla her geçen gün biraz daha fazla hissettiklerini söyledi. Tosun, tüm kamu çalışanlarının hangi ad altında istihdam edilirse edilsin günümüzün çağdaş köleliği denilen 4/C’li istihdama doğru hızla sürüklenmekte olduklarının altını çizdi. 15 Mayısta AKP’nin TBMM’ye sevk ettiği “hükümet memurluğu” torba yasa tasarısının kamuda kariyer ve liyakat ilkelerini tamamen ortadan kaldıracağını ifade etti.
Açıklama şu sözlerle sona erdi: “Kamu emekçileri iş güvencesi başta olmak üzere, kazanılmış haklarına nasıl sahip çıkıyorsa, halkımızla birlikte yaşam alanlarımıza da aynı kararlılıkla sahip çıkmayı sürdürecektir. Siyasi iktidarı kamu emekçilerinin ve halkın geniş kesimlerinin taleplerine kulak vermeye çağırıyoruz. 657 sayılı DMK’yı değiştirerek kadrolaşmayı artırmayı öngören hükümleri derhal geri çekin.”Açıklamanın ardından KESK üyeleri Gezi Parkı direnişçileriyle birlikte beklemeye koyuldular.