
Ani bir gürültünün ardından işyerinde dumanlar yükselmeye başladı ve yalnızca birkaç dakika içinde tüm bina alevlerle ve dumanla kaplandı. Her işyeri yangınında olduğu gibi yine yalnızca bir çıkış kapısı açıktı. Diğerleri ise kilitliydi. İşçiler yine kapana kısılmışçasına çaresizce can verdiler. Yetkililerin açıklamalarına göre 54 işçi yaralandı. Ancak bunlar resmi rakamlar. 61 ambulans ve 270 sağlık personeli yaralılara yardım etmek için görevlendirildi.
Yangından kaçabilen bir işçi, “alevler tüm binayı üç dakika gibi kısa bir süre içinde sardı, tahminimce 30’dan daha az işçi kaçabildik” dedi. 39 yaşındaki Guo Yan adlı başka bir işçi ise çalıştığı bölümdeki acil çıkış kapısının kilitli olduğunu ve bir çıkış kapısı ararken işçilerin can havliyle birbirini ezdiğini söylüyor: “Yere düştüm ve yalnızca umutsuzca ileriye doğru yerde süründüm. Kurtulacağımı düşünmüyordum.” Bir kurtarma görevlisi ise binanın karmaşık yapısı, dar koridorlar ve bir de acil çıkış kapılarının kilitli olması nedeniyle içeride kalmış işçilerin kurtarılmasının oldukça zor olduğunu söyledi.
Pazartesi öğleden sonra yüzlerce kişi fabrika önünde protesto gösterisi yaptı. Kurbanların aileleri polisin etkin bir kurtarma çabası içine girmediğini, ölenlerin kimliklerini teşhis etmek için alana girişe saatlerce engel olduklarını söylediler.İşyerinde toplamda 1200 işçi çalışıyor ve yılda 67 bin ton tavuk üretiliyor. Firma 2009 yılında bölge ekonomisine katkısından dolayı ödül almış. Patronlar üretimi dolayısıyla kârlarını arttırmak için büyük çaba sarf ediyorlar. Ancak işçilerin sağlığı ve güvenliği söz konusu olduğunda, aynı patronlar büyük bir vurdumduymazlık gösteriyorlar. Çin’de madencilik başta olmak üzere tüm sektörlerde çok sayıda iş kazası gerçekleşiyor ve bu kazalarda her yıl binlerce işçi kardeşimiz katlediliyor.
Her “kazanın” ardından aynı korkunç ayrıntılar ortaya çıkıyor: Kapıların kilitli olması, yangın merdivenlerinin olmayışı, güvenliksiz binalar, ihmal edilen iş güvenliği önlemleri… Ama sıra işyerlerinin daha fazla üretim yapması için makinelere, üretim alanının düzenlenmesine geldiğinde patronlar para harcamaktan, her türlü masraftan çekinmiyorlar. Devlet denetlemiyor, ceza kesmiyor, yargı önlem almayan patronu yargılamıyor. İşçilerin canının ucuz olmaması için hep birlikte, her ülkede iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınması için örgütlü mücadeleyi yükseltmeliyiz.