Merhaba ben Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde bir metal fabrikasında çalışıyorum. Sizlere fabrikada bir arkadaşımla aramda geçen bir diyalogu anlatmak istiyorum. Bu arkadaşım her gün çay molalarında Gebze’de yapılan Gezi Parkı eylemlerine katıldığını anlatırdı. Bir Pazar günü UİD-DER’in yürüttüğü “İş Kazaları Kader Değildir, İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyasında imza standında bu arkadaşımla karşılaştım. Ondan da bir imza ile kampanyamıza destek olmasını istedim ve aldığım cevap karşısında adeta şok oldum. Her gün fabrikada beraber çalıştığım ve birçok iş kazası geçiren arkadaşım, bana “şimdi bu imzayla mı işçiler iş kazası geçirmeyecek, ne boş işlerle uğraşıyorsun” dedi.
Ben de ona “Sen her gün Gezi Parkı eylemlerine neden katılıyorsun?” diye sordum. Arkadaşım bana “orada 3 tane ağacı kesiyorlar” dedi. Bu cevap karşısında yine şok oldum. “Gezi Parkı’nda 3-5 ağacın kesilmesine karşı haklı olarak tepki verdin ama işçiler her gün iş kazalarında ölüyor, bunun için imza atmıyorsun” dedim. Biliyorum mesele sadece ağaç değildi, ama pek çok nedenden dolayı hükümete tepki gösteren insanlar neden işçilerin sorunlarına sahip çıkmaz? Bunun üzerine herkesin düşünmesi lazım. Arkadaşımın düşünmediğini gördüm.
İnsanların örgütsüz olması böyle bir şeymiş. Örgütsüz işçi dalından kopartılmış yaprağa benziyor. Örgütsüz olunca kapitalist sistem bizleri nereye isterse oraya sürüklüyor. O arkadaşım o gün atmadığı o imzayla aslında kendi sınıfının sorunlarına sahip çıkmamış oldu. Çükü çalıştığımız fabrikada hiçbir iş güvenliği önlemi alınmıyor. Her gün bir iş kazası yaşanıyor. Umarım sıradaki işçi o işçi kardeşim olmaz.