Gezi Parkı olaylarıyla “90 kuşağı”nın daha özgür olduğu, “90 kuşağı”nın örgütlülüğe ihtiyacı olmadığı söylentileri arttı. İşçi sınıfının “90 kuşağı”ndan bahsedersek eğer, televizyonlarda anlatıldığı gibi özgür ve rahat bir hayatı yok. Ekmek parası kazanabilmek için gece gündüz çalışan, yorgunluktan iş kazası geçiren, ailesinin yüzüne hasret kalan ve bunlar gibi daha pek çok sorunla hayatını devam ettirmeye çalışan bir kuşak bu.
Ben bir lise öğrencisiyim. Küçük bir örnek vermek istiyorum, özellikle yaz tatillerinde yaşıtım olan gençlerin, marketlerde, fabrikalarda çalıştığına şahit oluyorum. İşçi sınıfı ve işçi sınıfının içinde yetişen çocukların durumu gerçekten ortada. Açlıkla, yoksullukla devam eden bir hayat.
Burjuvaziye yakın kuşağın tabii ki örgütlülüğe ihtiyacı olmaz. Çünkü onların “evi nasıl geçindireceğiz?” gibi bir sıkıntısı, derdi yok. “Yaz tatillerinde çalışıp aileme biraz yardımcı olayım” derdi de yok. Bu nedenle işçi sınıfının “90 kuşağı” televizyonlarda anlaşıldığı kadar basit ve sade değildir. Bilinçlenmemiz ve örgütlenmemiz gerekir.