
Metal sektöründe çalışan bir işçiyim. Yaptığımız iş ağır. Ramazan ayındayken patron bizden öğle molasında da çalışmamızı istiyordu. Patronlar biz işçileri işyerlerinde durmadan çalıştırmak istiyorlar. Ramazan ayında işyerinde yaşadığım olayı sizinle paylaşmak istedim.
İşyerimde öğle paydosundayken patron yanıma gelip “neden oturuyorsun?” diye sordu. Ben de yemek paydosunda olduğumu söyledim. O zaman yemek yemeye gitmemi söyledi. Ben de ona oruçlu olduğumu söyledim. “O zaman çalışmaya devam et, makineni çalıştır” dedi. Ben de “paydos etmek için illa orucumuzu mu bozalım, oruç tutuyorsak illa çalışmamız mı gerekiyor?” dedim. Patron “yok öyle demek istemedim, sen beni yanlış anladın” diyerek yanımdan uzaklaştı. Bana molamda çalış diyen patron aynı zamanda beş vakit namazını kılan, dini bütün bir insanım diye geçinir. Hâlbuki işçisinin yemek paydosuna gözünü dikmiş durumda. Bu da gösteriyor ki patronların dili, dini ırkı yok. İnsana, inancına saygı göstermiyorlar. Onların gözü kârdan başka bir şey görmüyor.
Ben susup bir şey demeden çalışmaya gitseydim patron diğer günlerde de öğle paydosunda çalışmamızı isteyecekti. Biz işçiler patronların düzenine karşı saf tutmalıyız. Patronların bizi sömürmesine ve haklarımızı gasp etmesine izin vermemeliyiz. Bunun yolu da işçilerin işyerinde örgütlenmesinden geçer.