
10 Ekim günü saat 10.30’da Sayıştay önünde Tes-İş, Genel Maden İş Zonguldak Şubesi, Koop İş, Petrol-İş, Tez Koop-İş, ESM, Türk Metal, TMMOB üyesi işçilerle buluşan işçiler, buradan Meclis’e doğru yürüyüşe geçtiler. Ayrıca Yatağan Belediye Başkanı ve Yatağan esnafından bir heyet de “kaderiniz kaderimizdir” diyerek yürüyüş kortejinde yeri aldı.
Yürüyüş boyunca sık sık “Yatağan İşçisi Direnişin Simgesi”, “Asla Yalnız Yürümeyeceksin”, “Gemileri Yaktık Geri Dönüş Yok”, “Sat Bakalım Sat Bakalım Yatağanı Sat Bakalım, Yatağana Gel Direnişi Gör Delikanlı Kim Bakalım!” sloganları atıldı. Kitle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı önüne geldiğinde maden ve enerji işçileri bakanlık kapısına yöneldiler. Kapıya baretlerini bırakan işçiler, burada kısa bir
süre oturdular ve uyarladıkları Gündoğdu marşını ve özelleştirmeye izin vermeyeceklerine dair antlarını okudular. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı önündeki bu kısa protestodan sonra yürüyüş sloganlar eşliğinde Meclis’e kadar devam etti.Meclis kapısı önüne gelindiğinde işçilerin Meclis kapısına yönelmesiyle polis gerginlik yarattı. İşçiler burada da marşlarını ve antlarını okudular, sloganlarını coşkuyla atarak özelleştirmeye karşı durup ekmeklerine sahip çıkacaklarını haykırdılar. Sloganların ardından basın açıklamasına geçildi. Basın açıklamasını Türkiye Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Nurettin Akçul gerçekleştirdi. Desteğe gelen bütün emek dostlarına teşekkür eden Akçul, yürüyüş sürecinden bahsettikten sonra şunları söyledi: ”Enerji ve maden özelleştirmeleri kapsamında Yatağan, Yeniköy, Kemerköy termik santrallerinin, bu santrallere kömür veren kömür sahaları ile birlikte özelleştirilmesi kararı alındı ve süreç işletiliyor. Bugün buraya bu işletmelerin çalışanlarından 200 maden ve enerji işçisi geldi. Belki buraya 200 işçi geldi ama bu işçiler arkalarında yüzlerce köy, kasaba, koca bir kent ve hatta bir bölgeyle, bölgedeki on binlerce insanla birlikte geldi. Çünkü bu özelleştirmelerle sadece bu işletmelerin çalışanlarının canı yanmayacak. Bölgede yüz binlerle ifade edilecek, köylü, işçi,
esnaf, kamu çalışanı insanın canı yanacak. Bölge ekonomisinin temel dayanakları yok olacak. Bölgedeki bu insanlar, belki de ülkemizin hiçbir yerinde olmadığı kadar, yediden yetmişe bunun bilincindeler.” Sözlerine bölge halkının özelleştirmeye nasıl baktığını anlatarak devam eden Akçul, şöyle devam etti: “Gelin, bu özelleştirme kararınızı yeniden değerlendirin. Bugüne kadar yapılan özelleştirmeler yoksulluk, işsizlik, toplu iş cinayetlerinden, kamu mallarının yok pahasına satılmasından başka ne getirdi. Bu sese kulak verin: Bugün canı yananlardan, işletmesine, bölgesine, memleketine sahip çıkanlardan 200 kişi geldi. Haklı seslerine kulak verilmese yarın 2000 kişi, sonra bir kent, sonra bir bölge gelecek belki buraya.”Basın açıklamasının ardından Tes-İş Genel Sekreteri Mustafa Şahin de kısa bir açıklama yaptı. Şahin’in konuşmasının ardından 10 kişilik bir heyet taleplerini iletmek ve siyasi partilerin grup yetkilileriyle görüşmek üzere Meclis’e girdi. İşçiler ise bir müddet daha sloganlarıyla özelleştirmeleri protesto ettikten sonra memleketlerine dönmek üzere otobüslere bindiler.