Patronlar biz işçileri köle olarak görüyorlar ve köle gibi çalışalım istiyorlar. Ben kozmetik ürünler üreten bir fabrikada çalışıyorum. Ama daha önce bir plastik fabrikasında çalışırken yaşadığım bir olayı sizinle paylaşmak istedim. İşe ilk girdiğimde aslında ortada fabrika falan yoktu. Çünkü fabrika yeni taşınmıştı ve her şey karmakarışıktı. Diğer işçi arkadaşlarla birlikte orayı düzenleyip temizledik ve çalışabilir hale getirdik. O tempoyla bir ay çalıştık ve maaş günü geldi. Patron hepimizi teker teker odasına çağırdı. İlk önce beni çağırttı. Biraz sohbet ettik.
Çalışmamızdan memnun olduğunu ve bunun için bir teklifte bulunacağını söyledi. O tekliften bahsedince ben de epey merak ettim ve dinledim. Patronumuz bize asgari ücretin üzerine üç-beş kuruş ekleyerek fazla mesai paralarını ve maaşı birleştirmeyi düşündüğünü söylüyordu. Tabii sadece bu değildi. Karşılığında uslu durmamız gerektiğini tembihlemeyi de unutmamıştı. Ben biraz düşünmem gerektiğini söyleyip odasından dışarı çıktım. Bazı arkadaşlar kabul etmişler ve maaşlarını almışlardı. Aradan beş gün geçtikten sonra teklifini kabul ettiğimi söylemek için patronun odasına gittim. Maaş gününün üzerinden günler geçmesine rağmen henüz bir kuruş bile alamamıştık. Teklifi kabul ettiğimi söyledim. Ama patron yarın maaşını veririz deyip gönderdi. Uzun bir süre bu şekilde oyaladılar beni. O dönem Rize’de üniversite okuyan kızımın mezuniyeti vardı. Benim de kızımın yanında olmam lazımdı.
Tekrar maaşımı istemek için müdürün yanına gittim. Müdür de beni patrona yönlendirdi. Patronun yanına gidip paramı istedim. Ama koca patronun cebinde para yokmuş. Banka hesabımı istedi. Ben de muhasebeye mesajla gönderdim. Pazartesi banka hesabıma yatıracağını söyledi. Bu şekilde sürekli oyaladıkları için parasız pulsuz Rize’ye gitmek zorunda kaldım. Bir iki gün geçtikten sonra bankada hesabıma baktım. Parayı hâlâ yatırmamışlardı. Müdürü aradım, yanlış numara gönderdiğimi IBAN numarası vermemi söyledi, onu da gönderdim ama yine para yoktu. İstanbul’a geri döndüm, işe gittiğim gün müdür yanıma gelerek mesajı gösterdi.
Mesajda kutucuklar vardı, yine yanlış olmuş güya. Böylelikle aradan bir on gün daha geçti ve ben hâlâ maaş alamamıştım. Artık iyice sinir olmuştum çünkü ikinci maaş yaklaşmıştı ve ben birincisini alamamıştım. Sonra başka bir hesap kartımı müdürün yanına götürdüm. İlle de hesap numarası istiyorsanız alın size kart dedim. Kartı masasının üzerine bırakıp çıktım. Bir saat geçmeden para peşin olarak elime geçti. Sonunda paramı aldım, ama işi bırakacağımı, kendi paramın dilencisi olduğumu ve bunun hiç hoşuma gitmediğini söyleyerek yanından çıktım. Şimdi buradan PATRONLARA sesleniyorum, işçiler yani bizler olmadan sizler bir hiçsiniz bunu anlayın ve bizlere köle muamelesi yapmayın!