İş kazalarına ve iş cinayetlerine dikkat çekmek amacıyla her ayın ilk Pazar günü gerçekleştirilen Adalet ve Vicdan Nöbeti’nin 28’incisi Galatasaray Meydanı’nda tutuldu. İş kazalarında iş cinayetine kurban giden işçilerin ailelerinin bir araya geldiği eylemde, 3. Köprü inşaatında yaşamını kaybeden üç işçi de anıldı ve iş cinayetleri protesto edildi.
“Biz Bu İhtimali de, İş Cinayetini de Gördük! Tarih İşçiler İçin Acı Tarafıyla Tekrar Ediyor!” pankartı açan işçi aileleri ve protestocular, “Çalışırken Ölmek İstemiyoruz!” ve “Bütün Sorumlular Yargılansın!” dövizlerini taşıdılar. Yaşamını yitiren işçilerin fotoğraflarının taşındığı eylemde, basın açıklamasını 3 Şubat 2011’de Ostim-İvedik’te hayatını kaybeden Dilek Güler’in abisi Nihat Güler gerçekleştirdi.
Konuşmasına 3. Köprü inşaatında hayatını kaybeden işçileri anarak başlayan Güler, Mart ayında 112 işçinin iş cinayetine kurban gittiğini ifade etti. Güler, kot kumlama işinde çalışırken silikosiz hastalığına yakalanan ve yaşamını kaybeden Osman Ceylan’ı hatırlattı ve Ceylan’ın hastalığının kayıtlara meslek hastalığı olarak kaydedilmediğini belirtti. Güler, suçlular yakalanmadığı sürece iş cinayetlerinin devam edeceğine dikkat çekti.
Basın açıklamasında Gazeteci Özcan Yüksek de söz alarak “Her yerde adalet arayışı var. Eğer bir yerde adalet yoksa bu aslında hiçbir yerde adalet olmadığını gösterir. Bir yerden adalet yakalanırsa her yere yayılabilir” dedi.
31 Ocak 2008’de Davutpaşa’da meydana gelen patlamada yaşamını yitiren Gülhan Çabuk’un eşi İdris Çabuk da bir konuşma yaptı. Çabuk şöyle konuştu: “Biz kaçak bir elektrik sonucu bir yangının çıktığını düşünmüştük. Fakat davanın takipçisi olduğumuz süre içerisinde bunun aslında kaçak bir maytap atölyesinden çıkan bir yangın olmadığını gördük. Eşimin yaşamını yitirmesinin ardından iki yıl dava açılmadı. İki yılın ardından açılan dava sonucunda Zeytinburnu belediye başkanı, BEDAŞ ve kaçak işyeri sorumlusu suçlu bulundu. Ancak biz büyükşehir belediye başkanından da şikâyetçi olduğumuz halde Danıştay büyükşehir belediye başkanının yargılanmasını engelledi.”
“Tazminat vererek bu olayın kapanacağını sanıyorlar” diyen Çabuk, sorumluların cezalandırılması gerektiğini belirtti. Eylem gelecek ay aynı yerde buluşmak üzere sloganlar eşliğinde son buldu.