
İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi’nde taşeron firmalarda çalışan işçiler, gasp edilen ücretleri için mücadele etmeyi sürdürüyor. 2012 Temmuz ayından itibaren üniversite yönetimi, işçilerin yol ve yemek ücretlerine el koymuş durumda. İş-Kur müfettişlerinin işçilerin lehine verdiği denetim raporlarına ve kazanılan mahkemelere rağmen, içeride 5 biner lira alacakları olan işçilere, İstanbul Üniversitesi yönetimi “para yok” diyor. Bütçesi birçok bakanlıktan fazla olan İstanbul Üniversitesi’nin bu tutumuna taşeron işçileri, hastane bahçesinde yapılan protestolarla ve iş bırakma eylemiyle karşılık verdiler.
10 Nisan Perşembe günü saat 12.00’da Çapa Tıp Fakültesi Mono blok önünde toplanan işçiler, üçüncü kez hastane bahçesinde yürüyüş yaptı. İşçiler, “Taşeron İşçisi Köle Değildir”,“Emeğe Uzanan Eller Kırılsın”, “Yol, Yemek Parası Hemen Ödensin!” sloganlarıyla dekanlık binasına yürüdüler. İşçiler ile Başhekim Yardımcısı Murat Ereler arasında yapılan görüşmenin olumsuz sonuçlanması nedeniyle işçiler, iş bırakma kararı aldılar.
İş bırakma kararı alan taşeron işçileri, 11 Nisan sabahı Çapa Tıp Fakültesi mono blok önünde toplanarak “Kadrolu Çalışma İstiyoruz”, “Kesilen Ücretlerimiz Derhal Ödensin” pankartlarıyla hastane bahçesinde yürüyüşe geçtiler. Ortopedi, onkoloji gibi hastanenin bütün birimlerini dolaşarak tüm hastane çalışanlarını, hak gasplarına karşı iş bırakmaya ve birlik olmaya çağırdılar. İşçiler, iş bırakmak isteyen işçileri işten atmakla tehdit ederek baskı uygulayan yöneticileri “Baskılar Bizi Yıldıramaz”, “Birleşe Birleşe Kazanacağız!” sloganlarıyla protesto ettiler. Kendilerine üniversite rektörüyle görüşmeleri söylenen işçiler; “Mademki muhatabımız rektör, o zaman biz de Beyazıt’a rektörlük binasına yürüyeceğiz” diyerek Millet Caddesi’nden Beyazıt’a yürüyüşe geçtiler. Haseki Hastanesi önünde duran işçiler, Haseki’de çalışan taşeron işçileri de dayanışmaya çağırdılar. Alkışlar ve ıslıklarla yürüyen işçiler, İstanbul Üniversitesi Beyazıt yerleşkesine geldiklerinde rektörün yerinde bulunmamasını “İşçiler Burada Rektör Nerede”, “Rektör Şaşırdı Sabrımızı Taşırdı”, “Kesilen Ücretler Derhal Ödensin” sloganlarıyla protesto ettiler. Daha sonra Üniversite Genel Sekreteri Metin Küçük ve işçilerin seçtikleri temsilciler bir görüşme yaptı. Dışarıdaki işçiler görüşmenin sonucunu beklerken, sefalet ücreti olan asgari ücretle çalıştırıldıklarını, yol ve yemek paralarının da kesilerek kuşa çevrildiğini ifade ettiler. Bu hak gaspına göz yuman rektörün nasıl rahat uyuyabildiğini merak ettiklerini söyleyen işçiler, taşeron sistemiyle işçi sınıfının başına çorap ören AKP hükümetini de protesto ettiler.
Genel sekreterle görüşme yapan işçi temsilcileri, görüşme sonrasında, yalnızca geriye dönük ücret kesintilerinin ödeneceğine dair yazılı bir protokol istediklerini aktardılar. Genel sekreterden net bir cevap alamayan işçiler, mücadeleyi büyüterek iş bırakma eylemlerine devam etme kararı aldılar. Eylem çekilen halaylarla sona erdi.