Selam dostlar, bizler UİD-DER’li işçiler olarak, bu sene de adına ve özüne uygun bir işçi çalışması yürüterek 1 Mayıs’a hazırlandık. İş kazaları ve işçi ölümlerine yönelik yürüttüğümüz kampanyalar, derneğimizde gerçekleştirdiğimiz işçi seminerleri, işçi mahallelerine kurduğumuz stantlar ve en önemlisi de işçilerle kurduğumuz birebir ilişkiler sayesinde, binlerce işçiye 1 Mayıs’ın anlam ve önemini anlatma ve onları 1 Mayıs’a çağırma fırsatı yarattık.
Bizim düşüncemize göre 1 Mayıs, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günüdür ve öncelikle işçilerin bu önemli mücadele gününe sahip çıkması gerekmektedir. İşçi sınıfı adına birilerinin sahip çıkar görünmesi yeterli değildir. İşte bu bilinçle işçi arkadaşlarımızı 1 Mayıs’a taşıdık. Ben de çalışmış olduğum işyerinden işçi arkadaşlarım ve aileleriyle 1 Mayıs’a katıldım. “İş saatleri kısaltılsın ücretler yükseltilsin” ana talebiyle Gebze’de katılmış olduğumuz bu görkemli 1 Mayıs, hem coşkusu, hem de taleplerimiz itibariyle tüm katılan arkadaşlarımızda büyük bir moral yarattı.
İşçi sınıfından umudunu kesip boş laflar konuşanlara, hiçbir çalışma yürütmeden 1 Mayıs nutukları atanlara ya da 1 Mayıs’ın içeriğini boşaltanlara inat, derneğimiz UİD-DER, adına ve özüne uygun bir 1 Mayıs kutlaması gerçekleştirdi. Kortejimizde yer alan çeşitli sektörden işçiler ve işçi aileleri, insan gibi çalışmak ve insan gibi yaşamak için hep birlikte sloganlarımızı haykırdı.
Kortejimizin yanından geçen bir aile aynen şöyle diyordu: “İşte işçi dediğin böyle olur!” Aslında şöyle demeliydi: “Örgütlü işçi böyle olur!” Bir işçi arkadaş ise iyi ki gelmişim diyor ve ailesini getirmemesine hayıflanıyordu. Zaten, örgütlülüğün ve 1 Mayıs’ın vermiş olduğu coşku ve heyecan kortejimize katılan arkadaşların gözlerinden okunuyor ve bu heyecan sloganlarla Gebze sokaklarında yankılanıyordu.
Yaşasın örgütlü mücadelemiz!