
Bir gündüz vakti geldi ölüm
Yeraltı karanlığında
Çiçeği burnunda gencecik delikanlılar
Ve babalar düştü birer birer
Kömür rengiydi bedenleri
Bazıları ilerliyordu
Duman sarmıştı her yeri
Dermanları kalmamış yorgundu bedenleri
Yığılıp kaldılar oracıkta
Sırt sırta omuz omuza
Hep birlikte gittiler ölüme
Ölülerini dahi kendileri çıkarıyordu
Teker teker
İniyordu yamaçtan ellerde sedyeler
Annelerin kucağında çocukları
Gözyaşları çarpıyordu yanaklarına
Dağların arasından çığlıklar yükseliyordu gökyüzüne
Yumruklarıyla çöktüler ağzımıza
Boğazımızı sıktılar kestiler çığlığımızı
İçimize dolduruyoruz öfkemizi
Biriktikçe birikiyor
Ağlamak sızlanmak dindirmiyor acımızı
Sesimize karşılık ses
Elimizi tutacak el
Acımızı paylaşacak yürek istiyoruz
İçimize dolduruyoruz öfkemizi
Biriktikçe birikiyor
Ağlamak sızlanmak dindirmiyor acımızı
Sesimize karşılık ses
Elimizi tutacak el
Acımızı paylaşacak yürek istiyoruz