
İşçi Dayanışması bültenimiz birçok bölgede işçilere ulaşmaya devam ediyor. 22 Haziran Pazar günü büyük bir işçi kenti olan Çorlu’da standımızı açtık. Standımızın çevresini “Ücretler Yükseltilsin İş Saatleri Kısaltılsın”, “Soma Katliamının Hesabını Emekçiler Soracak!” pankartlarıyla donattık. Müzik yayını ve duyurular eşliğinde, Çorlu’daki işçi kardeşlerimize bültenlerimizi ulaştırmaya başladık. İşçi Dayanışması’nda yer alan Türkiye ve dünya işçi hareketinden haberleri ve fabrikalarda çalışan işçi kardeşlerimizin gönderdiği mektupları Çorlulu işçilere okuttuk. Meydanda bulunan parkta aileleriyle gezmeye gelen, banklarda oturan işçilerin birçoğu, standımıza gelerek bülten istediler. Standımızı gören bazı işçiler “İş Kazaları Kader Değildi, İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyasında attıkları imzaların ne kadar önemli olduğunu, yaşanan Soma katliamında gördüklerini söylediler ve bizlere teşekkür ettiler.
Pankartları gören işçiler yanımıza gelerek işyerlerinde yaşadıkları sıkıntıları anlattılar. Hastanede taşeron olarak çalışan bir kadın işçi, “ücretlerin yükseltilmesi ve iş saatlerinin kısaltılması bütün herkesi ilgilendiren bir talep. Ben taşeron olarak çalışıyorum. Hafta içi her gün çalıştığım yetmiyor bir de hafta sonu çalıştırıyorlar. Az önce işyerinden çıktım. Çocuğuma zaman ayıramıyorum. Zamanım olsa da param yetmiyor. Biz de zaman buldukça bu meydanda dolaşıyoruz. Paramız ancak buna yetiyor” diyerek işçilerin genelinin sorununu özetlemiş oldu. Karşılaştığımız birçok işçi, işyerlerinde 12-14 saat çalıştığını ve ücretlerin düşük olduğunu dile getirdi. Bizler de iş koşullarımızın değişebilmesi için örgütlenmemizin önemini 15-16 Haziran büyük işçi direnişini örnek göstererek anlattık. Uzunca sohbet edebildiğimiz işçilerden gelen sorular üzerine, işyerlerinde yaşadıkları sorunların çözümü üzerine konuştuk. Standımızın sonlarına doğru bir grup liseli genç kız yanımıza gelerek ne yaptığımızı merak ettiklerini söylediler. Biz de iş koşullarımızın değişmesi, ücretlerimizin yükseltilmesi, iş kazalarının, işçi ölümlerinin durması için işçileri birlik olmaya çağırdığımızı anlattık. Gençler anlattıklarımızla heyecanlandılar ve “çok güzel ve önemli bir iş yapıyorsunuz. Bizler ne yapabiliriz bize de bir iş verin” dediler. Geleceğin işçileri olacak bu genç kardeşimizin heyecanıyla mutlu olduk. Kuracağımız bir sonraki standa çağırarak vedalaştık.
Bizler, UİD-DER’li işçiler, işçilerin yazdığı, emek verdiği İşçi Dayanışması bültenini her ay düzenli olarak işçilere ulaştırmaya; sınıfımızın sorunlarını, gündemlerini, deneyimlerini taşımaya devam edeceğiz. İşçi Dayanışması; sabırla, azimle, kararlılıkla birlik olmayı başaran mücadeleci işçiler sayesinde güçlenecek.