Toplam 10 işyerini ve yaklaşık 6 bin işçiyi kapsayan Şişe Cam grevi AKP hükümeti tarafından 60 gün süreyle ertelendi yani fiilen yasaklandı. Kristal-İş Sendikası ile Şişe ve Cam Fabrikaları A.Ş’ye ait işyerlerinde devam eden toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine binlerce işçi 20 Haziranda greve çıkmıştı. Haklı taleplerini çeşitli eylemlerle dile getiren işçilerin eylemleri kamuoyunda ses getirmeye de başlamıştı. Ancak işçilerin mücadelesinden korkan ve Şişe Cam grevinin diğer işçileri de etkileyeceğini düşünen AKP, Bakanlar Kurulu kararıyla grevi erteledi, yani yasakladı. Resmi Gazete’de yayınlanan kararda “Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları Anonim Şirketine bağlı işyerlerinde Kristal-İş Sendikası tarafından uygulanmakta olan grevin, genel sağlığı ve millî güvenliği bozucu nitelikte görüldüğünden 60 gün süreyle ertelenmesi; 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Kanunun 63’üncü maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 25/6/2014 tarihinde kararlaştırılmıştır” denildi. Kristal-İş Genel Başkanı Bilal Çetintaş ise yaptığı yazılı açıklamada grev haklarının gasp edilmesine sessiz kalmayacaklarını belirtti.
AKP hükümetinin bu kararı düpedüz yasakçılıktır, zorbalıktır. Hatırlanacağı üzere 2004’teki Şişe Cam grevi de yine AKP hükümeti tarafından yasaklanmıştı. Lafa gelince demokrasiden söz edenler, sıra işçilerin mücadelesine geldi mi hemen tahammülsüzlüklerini ortaya koyuyorlar. Şişe Cam patronunun ve aslında patronların imdadına bir kez daha sermaye hükümeti yetişmiştir. Zaten son derece sınırlı olan sendikal haklar, hükümet eliyle boğulmuştur.Şişe Cam grevinin yasaklanması, aslında sendikal hakların ne denli pamuk ipliğine ve hükümetlerin iki dudağı arasında olduğunu gözler önüne sermiştir. Bu durum sendikaların görevlerini de bir kez daha hatırlatıyor. İşçi sınıfının mücadele örgütleri olması gereken sendikalar, üzerlerine düşen görevden kaçınamazlar. Tüm sendikal ve siyasal yasaklar ancak ve ancak işçi sınıfının militan mücadelesiyle aşılabilir. Ayrıca unutmayalım ki, işçi sınıfı mücadelesi meşruluğunu burjuva yasalardan değil, işçi sınıfı mücadelesinin tarihsel haklılığından ve gücünden alır. İşte bu bilinçle AKP’nin ve sermaye düzeninin yasaklarına karşı mücadele yükseltilmelidir.