
İş cinayetlerinde hayatını kaybedenlerin aileleri ve yakınları, Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin 31’incisi için Galatasaray Lisesi önünde bir araya geldiler. Aileler, Davutpaşa’da bir maytap atölyesinde 2008’de gerçekleşen iş cinayetiyle ilgili davanın 14 Temmuzdaki karar duruşmasına dikkat çekmek amacıyla basın açıklamasıyla seslendiler. Gazeteci Banu Güven de ailelere destek verenler arasındaydı.
Aileler adına basın açıklamasını, ağabeyi Barış Kıyak’ı Esenyurt’taki Marmara Park AVM inşaatında çıkan yangında kaybeden Damla Kıyak gerçekleştirdi.
Damla Kıyak, İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi’nin yayınladığı Haziran ayına ait iş cinayetleri raporuna göre Haziranda 141 işçinin iş cinayetlerine kurban gittiğine dikkat çekti. Vicdan Adalet Nöbeti eylemlerinde iş cinayeti davalarında sanıkların “taksirle değil, olası kastla ve kasten öldürmeye dayalı fiiller olarak görme esasıyla” yargılanmalarını istediklerini hatırlattı. Bursa Bükköy Madeninde 11 Aralık 2009’da meydana gelen ve 19 işçinin katledilmesiyle sonuçlanan grizu patlaması sonrası açılan davada, “taksirle öldürme” hükmüne göre sanıklara verilen cezanın 2 Haziranda Yargıtay tarafından bozulduğuna dikkat çekti. “Darısı tüm iş cinayetlerine” dedi. Kıyak mahkemelerin verdiği kararların iş cinayetlerinin artmasına neden olduğuna şu sözlerle dikkat çekti: “Hakimler-savcılar ve bilirkişiler her iş cinayetini kamu düzenine dair bir 'suç' olarak görmedikçe, kamusal denetim mekanizmaları etkili olarak yerine getirilmedikçe ve taşeron sistem sürüdükçe iş cinayetleri sürecektir. Artan iş cinayetlerinde mahkemelerin verdiği kararlar sonucunda oluşan cezasızlık ortamı iş cinayetlerinin artmasına neden oluyor.”
Açıklama sonrası yapılan konuşmaları Gazeteci Banu Güven yürüttü. İş cinayetlerinde yakınlarını kaybeden Sinem Emir, İdris Çabuk, Hakkı Güleç duygularını ve yaşadıkları acıyı bir kez daha paylaştılar. Soma madenlerinde gerçekleşen katliamda iki yakınını yitiren Avukat Berrin Demir de bir konuşma yaptı. Esenyurt yangınında oğlunu kaybeden bir anne, Banu Güven’in “Oğlunuzu kaybettikten sonra verdiğiniz mücadele sizi nasıl hissettirdi?” sorusunu “Bu mücadele bizi çok iyi hissettirdi. Ne yapacağımızı hiç bilmiyorduk, güveneceğimiz kimse yoktu. Allah razı olsun buradaki arkadaşlar geldiler, anlattılar. İşçi, insan bile sayılmıyor. Hep koltuk kavgası, menfaat kavgası. Biz mücadele ettiğimiz için zorla ilgileniyorlar, biz yapmasaydık çoktan kapanmıştı dava” sözleriyle yanıtladı.
Son sözü iş cinayetinde hayatını kaybeden set işçisi Selin Erdem’in annesi aldı ve şöyle konuştu: “Adaleti saraya koydular. Üst tabakaya çalışıyor adalet, bizim gibilere adalet yok.”