
CHP’li Beşiktaş Belediyesi’ne bağlı BELTAŞ A.Ş. adlı şirkette park, bahçe, bakım ve temizlik işlerinde çalışan 239 işçi, işten atılma saldırısına karşı direnişteler. DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası’nın örgütlü olduğu işyerinde, toplu sözleşme görüşmeleri devam ederken ihalenin 30 Eylülde biteceğini gerekçe gösteren işveren, işçilerin iş akitlerinin feshedileceğine dair tebliğleri evlere göndermiş. Bunun üzerine BELTAŞ işçileri direniş kararı alarak Beşiktaş Belediyesi önüne direniş çadırı kurmuştular.
Direniş devam ederken yapılan toplu sözleşme görüşmelerinden sonuç çıkmadı. Genel-İş Sendikası da 29 Ağustosta grev kararı aldı. Bizler işçi sınıfının birliğine, mücadelesine inanan UİD-DER’li işçiler olarak direnişlerinin 37. gününde de BELTAŞ işçilerini ziyaret ettik. BELTAŞ işçileriyle sohbetler yaptık. Onların deneyimlerini dinleyerek kendi deneyimlerimizi onlarla paylaştık. BELTAŞ işçileri, Beşiktaş semtinin park ve bahçelerinin güzelliğiyle övünen Belediye Başkanı Murat Haznedar’ın sendikayı ortadan kaldırıp park ve bahçelere güzellik katan işçileri taşeron ve güvencesiz çalıştırma isteğinin ne kadar açgözlüce olduğunu anlattılar. Direnişlerinin başından itibaren Kemal Kılıçdaroğlu dahil bir çok CHP’li yönetici ve milletvekiliyle konuştuklarını fakat onlardan hiç destek göremediklerini belirten BELTAŞ işçileri, seçim dönemlerinde “Sosyal Demokrat Belediyecilik”, “Halkçı Belediyecilik” söylemleriyle işçi ve emekçilerden oy toplamaya çalışan CHP’nin, iş kendi kazandığı belediyelere gelince tüm söylediklerini bir anda unuttuğunu ve işçileri işten attıklarını anlattılar. CHP’li belediyelerde taşeronluk dönemini bitireceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu’nun, söylediği sözü hatırlamasını isteyen işçiler, şu an neredeyse tüm CHP’li belediyelerde taşeron işçilerin gasp edilen hakları için mücadele ettiklerini vurguladılar. CHP’ye ve AKP’ye yakın birçok medya kuruluşuna gittiklerini anlatan bir işçi, “Hiç birisi bizim haberimizi yapmadı. Meclis’te birbirlerini yiyorlar iş işçilere gelince anında birlik olup bizi birlikte yemenin hesabını yapıyorlar” diye konuşarak sermaye partilerinin ikiyüzlülüğünü ifade etti.
Bizler de patronların partilerinden işçilere bir derman olamayacağını, işçilerin kendi güçlerine güvenmesi gerektiğini vurguladık. Geçmişte yaşanan direniş deneyimlerinden örnekler vererek işçilerin bu deneyimlerden yararlanması gerektiğini ve mücadeleyi adım adım yükseltmek gerektiğinden bahsettik. Yaptığımız sohbetlerin ardından BELTAŞ işçileri ziyaretimiz için teşekkür ederek alkış ve sloganlarla bizleri yolcu ettiler.