
Beşiktaş Belediyesi’ne bağlı BELTAŞ A.Ş.’de çalışan 239 işçinin toplu sözleşme görüşmeleri devam ederken, ihale sürecinin 30 Eylülde biteceği gerekçe gösterilerek iş akitleri feshedilmişti. İşe geri dönmek için direnişe geçen işçiler 29 Ağustosta greve çıkacaklarını açıklamışlardı. 28 Ağustos gecesi zabıtalar işçilere müdahale ederek direniş çadırını yıkmaya çalıştı. Zabıtaların yanı sıra elleri sopalı bir grup, işçilerin üzerine saldırdı. İşçiler bu saldırının grevi engellemek isteyen CHP’li Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar tarafından tertiplendiğini düşündüklerini ifade ediyorlar. Saldırıya uğrayan işçiler, grevi 28 Ağustos gecesi saat 00.00’da ilan ettiler.
BELTAŞ işçileri, direnişlerinin 40. günü olan 29 Ağustosta, grevlerini bir basın açıklamasıyla duyurdular. DİSK yöneticilerinin Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar ile görüşmelerinin ardından basın açıklamasını, DİSK Genel-İş Yönetim Kurulu ve BELTAŞ işçileri adına DİSK
Genel Başkanı Kani Beko gerçekleştirdi. Sözlerine, 40 gündür özverili bir şekilde çadırda direnen işçilere teşekkür ederek başlayan Beko şöyle konuştu: “Bizim öncelikli talebimiz, işçilere yapılan fesih bildiriminin geri çekilerek, toplu sözleşme haklarımızı kullanmak ve başka bir taşeron firmaya geçmeden BELTAŞ işçisi olarak çalışmaya devam etmektir. Bu uygulamanın aksini de ‘sosyal demokrat’ bir belediyeye yakıştıramıyor, yakıştırmak istemiyoruz.” DİSK ve Genel-İş Sendikası olarak taşerona karşı mücadele ettiklerini ve taşeronu tüm ülkelerden söküp atana dek mücadeleye devam edeceklerini belirten Beko, BELTAŞ’ta alınan haklı grev kararını da sonuna kadar savunacaklarını dile getirdi. Beko, belediye yönetimini toplu sözleşme görüşmelerine katılmaya ve BELTAŞ işçilerinin meşru ve demokratik haklarını kabul etmeye çağırarak sözlerini sonlandırdı.BELTAŞ işçilerini grevin ilk gününde, şu anda direnişte olan BEDAŞ işçileri, demokratik kitle örgütleri ve UİD-DER yalnız bırakmadı. İşçiler “Zafer Direnen Emekçinin Olacak”, “Direne Direne Kazanacağız”, “BELTAŞ İşçisi Yalnız Değildir”, “İş Ekmek Yoksa Barış da Yok!” sloganlarını haykırarak kararlılıklarını ifade ettiler.