
Torba yasanın yürürlüğe girmesinden sonra maden patronları, madencilik yasasında yapılan düzenlemelerin kendilerine ek maliyetler getirdiğini ileri sürerek üretimi durdurmuş ve işçileri işten atmaya başlamışlardı. Patronların amacı işçileri işten atarak onları çaresiz bırakmak ve eski koşullara geri dönülmesi için hükümet üzerinde baskı kurmaktı. Soma’da 301 maden işçisinin yaşamını kaybetmesiyle basınç altında kalan AKP hükümeti, madencilik kanununda bazı değişiklikler yapmak zorunda kalmıştı. İş güvenliği önlemlerinin alınmasında bazı yaptırımlar getirilmesinin yanı sıra, yer altında çalışan maden işçilerinin ücreti, iki asgari ücretin altında olamayacaktı. Bunu bahane eden patronlar, üretimi durdurarak işçileri işten atmaya başladılar. Hatta bazı patronlar, işçilerin çaresizliğini kullanarak eski koşullara dönülmesi için onlara eylem bile yaptırdılar.
Patronların şantajı sonuç vermiş gözüküyor. Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın, maden patronlarının talebi olan maliyetlerin karşılanmasına ilişkin düzenlemenin yapılacağına ilişkin söz vermesi üzerine patronlar madenleri yeniden üretime açmaya başladılar. Maden şirketi patronu da olan Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Salih Demir ve diğer maden şirketlerinin sahipleri, Ankara’da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile görüştüler. Patronlar, Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ton başına ödedikleri 34 liralık rödovans bedelinin alınmaması ve sigorta primlerinin asgari ücret üzerinden yatırılması gibi taleplerini Yıldız’a ilettiler. Bu konuda bir açıklama yapan Salih Demir, “Sayın Bakan, torba yasadan önce ve sonraki maliyetleri çıkarttırıp, aradaki farkın rödovans bedeli ve SGK priminden karşılanması yönünde yeni bir düzenleme yapacaklarını, bunu da kurumlara tebliğ edeceklerini söyledi. Ayrıca bu kanunla ilgili hazırlanan taslağın Meclis’e sunulmaya hazır olduğunu ve bir ay içinde kanunlaşacağını belirtti. Bu da bizim aşağı yukarı taleplerimizin yerine geleceği anlamını taşıyor” dedi.
Bu görüşmeden sonra üretime yeniden başlama kararı aldıklarını belirten Demir, “Şu anda bazı firmalar üretim yapmaya başladı. Torba yasadan dolayı 2 bin 700 işçi çıkarılmıştı. Şimdi bu işçiler yeniden işlerine dönüyor” ifadelerini kullandı.
Bu durum, patronların örgütlülüğünü ama ne yazık ki işçilerin de örgütsüzlüğünü çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor. Patronların emrindeki AKP hükümeti, Soma faciasından sonra bazı göstermelik adımlar atmak zorunda kalmıştı. Patronlar, bu kadarına bile razı gelmeyerek işçileri kapı önüne koydular ve şantaj yapmaya başladılar. AKP hükümeti, sendikalardan bir tepki gelmemesi ve güçlü bir işçi sınıfı baskısı olmamasından dolayı, patronların talepleri doğrultusunda geri adım atıyor. Oysa işçiler örgütlü olsalardı durum bambaşka olabilirdi. Daha önce de dile getirdiğimiz gibi, eğer patronlar zarar ettiklerini iddia ediyor ve işçileri işten atıyorlarsa, o zaman tüm madenler işçi denetimi altında devletleştirilsin. Örgütlü ve bilinçli işçilerin savunacağı talep budur.