Göçük altında kalan, inşaatlarda yüksekten düşen, elektrik akımına kapılan, kaza yapan servis aracında hayatını kaybeden veya hayatta kalsa da bir daha çalışamayacak duruma gelen işçiler... Ermenek’te göçük altında kalan 18 işçi, Isparta’da devrilen servis aracında yaşamını yitiren 17 işçinin ardından Bartın’da 2, Zonguldak’ta ise 1 işçi yaşamını kaybetti.
Bartın Amasra’da HEMA Holding’in işlettiği Tarlaağzı köyü mevkisindeki bir maden ocağında galeri açma çalışması yürütülürken göçük meydana geldi. Göçük sonrasında arama kurtarma çalışmaları başlatıldı, Maoshun Yang’ın (38) ve Shoujle Sun’un (37) adlı iki Çinli işçinin cesedine ulaşıldı. Yaralanan bir işçi ise hastaneye kaldırıldı.
Amasra’daki göçükten hemen sonra, öğle saatlerinde Zonguldak’ta ruhsatsız olarak işletilen kömür ocağında meydana gelen kazada 1 maden işçisi daha yaşamını yitirdi. Gelik Beldesi Ayiçi Mahallesi’nde özel şirketin işlettiği kömür ocağında, saat 11.30 sularında gerçekleşen iş kazasında 46 yaşındaki Mustafa Turan, kömür taşınan vagonun çarpması sonucunda hayatını kaybetti.
Ermenek’te yaşanan faciadan sonra, Amasra’daki maden ocağında çalışan Çinli işçilerin, şirket yetkilileriyle toplantı yaparak iş güvenliği önlemlerinin arttırılmasını talep ettikleri öğrenildi. Bunun üzerinden 24 saat geçmeden göçük meydana gelmesi ve işçilerin mahsur kalması, maden ocağında işçilerin çalıştıkları koşulları gözler önünde seriyor. Gurbete çalışmaya giden insanlar üzerine yakılmış yüzlerce türküsü olan toprakların insanları olarak, elbette yurtlarından ve sevdiklerinden uzakta, Türkiye’de yaşamını yitiren Çinli işçi kardeşlerimizin acısını en iyi biz biliriz.
Peş peşe gelen maden faciaları, iş kazası ve iş cinayeti adı altında işçi sınıfına nasıl bir savaş açıldığını gözler önüne seriyor. Bunca ölüme rağmen ne patronların ne de AKP hükümetinin kılını kıpırdatması bu gerçeği doğruluyor. Daha bir iki ay önce Amasra’daki maden ocağında yine iş cinayeti meydana gelmiş ve bir işi yaşamını kaybetmişti. Ancak patronlar için işçilerin hiçbir değeri olmadığı için gerekli güvenlik önlemleri alınmadı ve böylece iki işçi daha sermayenin kâr hırsının kurbanı oldu. Artık yeter! Sermaye düzeniyle birlikte iş cinayeti düzenine de son vermek üzere örgütlü mücadeleyi büyütelim!