
Çin’in kuzeydoğusunda bulunan Liaoning bölgesinde bir madende yangın çıktı. 26 Kasımda öğle saatlerinde meydana gelen yangın, 26 işçinin canını alırken 30’u ağır olmak üzere 50’den fazla işçi yaralandı. İşçilerden 8’i yoğun bakıma alınırken 4 işçinin hayati tehlikesi devam ediyor.
Yangın devlete bağlı Fuxin Madencilik Şirketi tarafından işletilen madende meydana geldi. Yapılan açıklamaya göre gerçekleşen küçük çapta bir deprem ortama kömür tozlarının yayılmasına neden oldu. Bu tozların tutuşması sonucu yangın çıktı. Bu açıklama elbette işçi katliamını doğal afet olarak göstermeye çalışan zihniyetin ürünüdür. Bir kömür madeninde kömür tozu olmaması düşünülemez. Kömürün tutuşmasını ve yangını önleyecek bir sistem kurmadan işçileri madene göndermek katliama davetiye çıkarmaktır.
Çinli maden patronları kâr uğruna tam bir işçi kıyımına girişmiş durumdalar. Kömür üretimi ve tüketiminde dünya sıralamasında zirvede olan Çin, işçi, madenci katliamlarında da zirvede! 2013’te 604 maden ocağında 1067 işçi katledildi. Üstelik bu rakam, devletin iş kazalarına karşı artan tepkiler üzerine maden denetlemelerini sıkılaştırmasının ardından ölen işçi sayısıdır. 2012 yılında ölüm oranı %23 daha fazlaydı. 10 sene öncesine kadar yılda 6 bin madenci iş cinayetlerinde yaşamını yitiriyordu.
İş cinayetlerinin azalmasının tek nedeni iş güvenliği önlemlerinin alınması değil. Son birkaç yıla kadar Çin ekonomisi baş döndürücü bir hızla büyüyordu. Ekonomik büyümenin yavaşlaması hem kömüre olan ihtiyacı azalttı hem de işsizliği arttırdı.
Tüm bu gerçekler kapitalist sömürü düzeninin akıldışı ve insanlık dışı olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Kapitalizm işçiler için ölüm ve yıkım demektir. Kapitalizm dünya işçi sınıfının örgütlü mücadelesiyle yıkılmayı çoktan hak etmiştir.