
UİD-DER Kadın Komitesi, direnişlerinin 7. gününde Maltepe Üniversitesi Hastanesi işçilerini ziyaret etti. UİD-DER’li kadınlar “Yaşasın Sınıf Dayanışması” sloganıyla işçilerle buluştu. İşçiler, alkışlarla slogana eşlik ederek sıcak bir şekilde karşıladılar. UİD-DER Kadın Komitesi adına yapılan konuşmada, direnişçi işçilerin onurlu mücadelesi en içten duygularla selamlandı. Patronlar sınıfının saldırılarına karşı ancak örgütlü mücadele ile karşı durulabileceği vurgulandı. “İşçilerin en can yakıcı sorunlarından olan düşük ücretlere, uzayan iş saatlerine, taşeronlaştırmaya hayır diyerek bir kampanya yürütüyoruz ve bu kampanyanın daha fazla işçiye ulaşmasını sağlamaya çalışıyoruz. İşçileri birlik olmaya çağırıyoruz. Bu onurlu mücadelenizi destekliyor ve yanınızda olduğumuzu söylüyoruz. Direnişinizin başarıyla sonuçlanması diliyoruz” dendi.
Konuşmanın ardından işçilerle sıcak sohbetler yapıldı. Aralarında 19 yıllık işçilerin de bulunduğu hastane işçileri, sendikalaştıkları için geçen hafta işten çıkarıldılar. Yıllarca asgari ücret ya da 50-100 lira fazlasına çalışan işçiler, Ekim ayında yapılan zamdan sonra, sorunlarının ancak bir araya gelerek çözülebileceğini gördüler ve sendikaya üye olmaya karar verdiler. 14 yıldır hastanenin çalışanı olan bir kadın işçi, işten atılmalarını şöyle anlattı: “Zamdan önce müdürden toplantı talep ettik. Müdür, toplantıda bizi ihya edeceklerini, hatta onlara teşekkür bile edeceğimizi söyledi. Ama Ekim ayında yapılan zam %2 ila %5 arasında değişti. Şimdiye kadar yıllardır en fazla %5 zam yaptılar. Tekrar toplantı istedik müdürden. Müdür bu kez merdiven altında yaptığı toplantıda, ‘paspasçı’ diye aşağılayarak, ‘beğenmiyorsanız kapı orada, çekin gidin’ diyerek bize karşılık verdi. Biz de gördük ki, birleşip sendikalaşmazsak, hakkımızı aramazsak onların bize vereceği bir şey yok. Yıllardır bu hastanede her işi yaptık. Temizlikten, hasta bakımına, hemşirelerin yardımcılığına, tıbbi atık toplayıcılığına kadar her işi yaptırdılar. ‘Neden biz bunca yıllık emeğimizi, alnımızın terini bırakıp çıkıp gidelim?’ dedik ve sendikalaştık. İşçi düşmanı patron ise sendikaya üye olsun olmasın 98 işçiyi kapı önüne koydu. Ama içeri girinceye kadar mücadelemizi sürdürmekte kararlıyız.” Patronların insafsız ve vicdansız olduğunu vurgulayan işçiler, işten atılanlar arasında 19 yıldır bu hastanede ter akıtmış, kanser hastası çocuğunu tedavi ettirmeye çalışan, yine kendisi kanser tedavisi gören, engelli kadrosunda çalışan arkadaşları olduğunu belirttiler.
Mücadelelerinde kararlı olan işçiler, Maltepe halkının, hastaneye yakın oturan komşuların evden gece hastane önünde nöbet tutan işçilere battaniye, yastık, çay, yemek getirerek destek olduklarını, yine mahallede bulunan sucusundan börekçisine esnafın kendilerine yardımda bulunduklarını, işçi örgütlerinin kendilerini ziyaret ettiklerini, yalnız bırakmadıklarını söylediler.
Kadın örgütlerinden ziyaret
Dev Sağlık-İş Sendikası, pazar gününü kadın işçilerle dayanışma günü olarak belirledi ve kurumları, kadın örgütlerini desteğe çağırdı. Bu çağrı üzerine direnişçi işçileri pek çok kurum ziyaret etti. Direniş yerinde gerçekleştirilen program, DİSK Genel Sekreteri ve Dev Sağlık-İş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun konuşmasıyla başladı. Çerkezoğlu konuşmasında, sözüm ona bir bilim yuvası üniversite hastanesinin sendika düşmanı tutumunu kınadı. Kadın işçilerin mücadelede tuttukları yerin önemini vurguladı. Kadınlarla birlikte geceyi çadırda nöbet tutarak geçireceklerini ve mücadelelerine sahip çıkacaklarını belirtti.
Çerkezoğlu’ndan sonra söz alan kadın direnişçilerden Şehriban Kaya, “bizden asgari ücretle geçinmemiz ve sesimizi çıkarmadan, şükredip çalışmamız istendi. Yıllarca işsiz kalmaktan korktuk, sessiz kaldık. Ama artık sendikalaşmaktan ve hakkımızı aramaktan başka seçenek yok” dedi.
Direniş sırasında sık sık “Susma Haykır, Taşerona Hayır”, “Sendika Haktır, Hakkına Sahip Çık”, “Yaşasın sınıf Dayanışması” sloganları atıldı. Program, müzik ve çekilen halaylarla sona erdi.