DİSK/Genel-İş İstanbul Anadolu Yakası 1 No’lu Şube, AKP hükümetinin asgari ücrete yüzde 3+3 oranında zam yapmak istemesini Kadıköy’de yaptığı yürüyüş ve basın açıklamasıyla protesto etti. Eyleme UİD-DER de destek verdi. Kadıköy Belediye binasının önünde toplanan Genel-İş üyesi işçiler, kortej oluşturarak pankart ve dövizleriyle yürüyüşe geçtiler. Kortejin önünde “Asgari Ücretli” yazan bir tabut taşındı. “Saraylar Değil Ekmeğimiz Büyüsün”, “Asgari Ücret 1800 Net”, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz!” sloganlarını haykıran işçiler, Boğa Heykeli Meydanı’na kadar yürüdüler. Daha sonra belediye binasına önüne geri dönen işçiler, burada bir basın açıklaması yaptılar.
İşçiler adına basın açıklamasını şube başkanı Mahmut Şengül okudu. Şengül, “hükümet asgari ücrete yüzde 3+3 zam yapılacağını ilan etti. Kendilerine gelince saray, han, hamam! Milyonlarca işçiye günlük 1 lira zam! Saraylar değil ekmeğimiz büyüsün” sözleriyle konuşmasına başladı.
Şengül kişi başına düşen aylık milli gelirin 1800 lirayı aştığını ve AKP’nin bununla çok övündüğünü hatırlatarak, “Biz işçiler 4 kişilik hanemiz için payımıza düşenin sadece birini talep ediyoruz” dedi. İşçiler çalıştıkça ekonominin büyüdüğüne, ekonomi büyürken işçilerin öldüğüne, sakatlandığına hastalandığına dikkat çekti. “Madem Türkiye ekonomisi büyüyor, bizim aşımız, bizim ekmeğimiz neden büyümüyor?” diye sordu.
İşçileri yoksulluğa mahkûm eden ücrete asgari ücret denemez diyen Şengül, “2 kişi çalışmamıza rağmen çocuklarımızı yoksulluğa mahkûm etmemek için 1800 lira şarttır” dedi. İşçiler için sosyal haklar ile söz hakkının şart olduğunu ifade eden Şengül, taleplerini şöyle sıraladı:Asgari ücretle çalışanlar için elektrik, su, doğalgaz kullanımı asgari ihtiyaç sınırına kadar ücretsiz olmalıdır.
İşe gidiş gelişlerde ulaşım ücretsiz olmalıdır.
Eğitimde hiçbir ad altında para alınmamalı, eğitimin okul dışı giderleri devlet tarafından karşılanmalı, sağlık tümüyle parasız olmalıdır.
Çalışanların çocuklarını bırakabilecekleri kamusal parasız kreş şarttır.
Asgari ücretin belirlenmesi süreci bir toplu pazarlık süreci olarak ele alınmalıdır.
Görüşmeler kamuoyuna açık hale getirilmeli, anlaşmazlık durumunda işçilerin üretimden gelen güçlerini kullanabilecekleri yasal zeminler oluşturulmalıdır.
Asgari ücretin herkese bölge, yaş, işkolu vb. ayrımı yapılmaksızın aynı oranda belirlenmesi esas alınmalı, bölgesel asgari ücret uygulaması yolundaki girişimlerden uzak durulmalıdır.