İşçi kardeş
Birleşik Metal-İş üyesi işçiler, MESS’in dayattığı sözleşmeye itiraz ederek greve çıktılar. Birleşik Metal-İş üyesi işçiler kadar Türk Metal ve Çelik-İş üyesi işçilerin de greve sahip çıkması mücadeleyi kat kat güçlendirecektir. Bu grev hiçbir ayrım yapmadan bütün metal işçilerinin grevi olmalıdır.
Türk Metal üyesi işçi kardeşlerimizin fabrikalarda, tezgâh başlarında “ne yapabilirim, elimden ne gelir, nasıl destek olabilirim?” şeklindeki soruları son derece önemlidir.
Türk Metal grev kırıcılığı yaparak metal işçilerini arkadan hançerledi. MESS ile yapılan anlaşma sonucu metal işçileri 3 yıl boyunca düşük ücrete ve ağır çalışma koşullarına mahkûm edildiler. Türk Metal yöneticilerinin başını çektiği teslimiyet, işçiler arasındaki güvensizliği arttırmış ve fabrikalarda huzursuzluk birikmiştir.
Kardeşler
Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin başlattıkları grevin dalga dalga yayılmasından ürken sermaye örgütü MESS, derhal hükümete başvurarak grevin yasaklanmasını istemiştir. İşçilerin demokratik kararlarına saygı göstermeyen AKP hükümeti ise emri tekrarlatmadan yasak kararını almıştır. İşçilerin grevinin ne denli etkili olduğu ve patronları nasıl korkuttuğu, 5 fabrikanın MESS’ten istifa etmesinden de bellidir.
Grevi yasaklayan hükümet de, yasaklatan MESS de, yüz binlerce işçinin taleplerine kulaklarını tıkayarak patronlarla işbirliği yapan Türk Metal bürokrasisi de işçi düşmanıdır. Bu durumu siz metal işçileri gün be gün görüyor ve yaşıyorsunuz.
Metal işçisi arkadaş
Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin iki gün boyunca sürdürdüğü grev Türk Metal, MESS ve AKP hükümetine korku dolu saatler yaşatmıştır. Onların şimdi elini ovuşturarak sevinmelerinin tek bir anlamı vardır: Grevin, mücadelenin, işgal ve direnişlerin diğer metal işçilerine sıçraması!
Metal işçilerinin büyük çoğunluğu sendikasız ve örgütsüz durumdadır. Yüz binlerce metal işçisi ağır ve kötü koşullarda alın teri dökmektedir. Metal işçileri bu kötü gidişata son vermek için bir umut ışığı aramaktadır.
Türk Metal ve Çelik-İş üyesi metal işçileri ve örgütsüz yüz binlerce metal işçisi, grevci kardeşlerinin kazanmasını canı gönülden istemişlerdir. Bazı işçiler, grev çadırlarını ziyaret ederek, işçi örgütlerine başvurarak, esaretten nasıl kurtulacaklarını tartışmaya başlamış, yeni bir arayış içine girmişlerdir. Bursa’da, Gebze’de, İstanbul’da ve diğer kentlerde metal işçileri patronlara öfkelerini haykırmışlardır.
Çare örgütlenmek
Metal işçileri grevden aldıkları güç ve moralle, taban örgütlülüklerini güçlendirerek gerçek bir örgütlülüğe sahip oldukları takdirde başaracaklarına, sendikal bürokrasiyi, patronların dayatmalarını ve hükümetin yasaklarını yerle bir edeceklerine inanmalıdırlar. Tezgâh başında başını öne eğerek çalışmak yerine, işyerlerinde ve işyerlerinin dışında biraraya gelerek birbirlerine güven vermelidirler. İşçi örgütlerinde, grev ve direniş yerlerinde, eylem ve toplantılara katılarak dayanışma ve birliklerini güçlendirmelidir.
Kardeşler hepinizin çok iyi bildiği gibi, biz metal işçilerinin değil, metal patronlarının ve onların koltuk değneği olan Türk Metal yöneticilerinin kaybedecekleri çok şey var. O halde mücadele atılarak örgütlenenlim ve zincirlerimizi birlikte parçalayalım.