Sağlık emekçileri; sağlıksız çalışma ortamlarına, uzun çalışma saatlerine, yorucu çalışma temposuna, güvencesizliğe karşı 13 Martta Türkiye genelinde iş bıraktı.
İstanbul’da İstanbul Tabip Odası, İstanbul Diş Hekimleri Odası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası İstanbul Şubeleri, Devrimci Sağlık İş Sendikası, Pratisyen Hekimlik Derneği, Türk Hemşireler Derneği İstanbul Şubesi, Ebeler Derneği İstanbul Şubesi, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği İstanbul Şubesi, Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği İstanbul Şubesi, Türk Medikal Radyoteknoloji Derneği İstanbul Şubesi, Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi, Genel Sağlık-İş, İSTAHED, Birlik Dayanışma Sendikası ve TAHUD ortak bir eylem ve basın açıklaması gerçekleştirdiler.
Sağlık çalışanları, önce İstanbul Avrupa ve Anadolu yakasında bulunan pek çok eğitim ve araştırma hastanesi önünde basın açıklamaları gerçekleştirerek, kendi çalıştıkları hastanelerdeki diğer emekçilere, AKP’nin sağlıkta dönüşüm politikasına ve hak gasplarına karşı çıkmak için, birlikte mücadele çağrısı yaptılar. Daha sonra Çapa Tıp Fakültesi’nden başlayan yürüyüş buluşma noktası olan Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi önüne kadar devam etti. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi çalışanlarıyla buluşan kitle, alkışlar ve sloganlar eşliğinde İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’ne yürüdü. Yürüyüş sırasında yapılan konuşmalarda, AKP’nin sağlık çalışanlarına ve kadınlara yönelik politikaları teşhir edildi. “Güvenceli İş Güvenceli Gelecek İstiyoruz”, “Sağlıkta Performans Ölüm Getirir”, “Sağlıkta Taşeron Ölüm Demektir”, “Herkese Eşit Ücretsiz Sağlık”, “Sistem Çürüyor Sağlıkçılar Yürüyor!” sloganlarının atıldığı yürüyüşe DİSK Genel-İş ve demokratik kitle örgütleri destek verdi.
İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önüne gelindiğinde SES MDK Başkanı Fikret Çalağan, TTB Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Demirdizen, İTO Başkanı Selçuk Erez, Birlik ve Dayanışma Sendikası Temsilcisi ve DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu birer konuşma gerçekleştirerek mücadele çağrısı yaptılar. Basın açıklamasını SES Aksaray Şube Başkanı Aydın Erol gerçekleştirdi. Erol sağlık çalışanlarının çalışma koşullarının adeta bir kölelik düzenine döndüğünü ve bu durumda hastaların da nitelikli bir sağlık hizmeti alamadığını belirtti. Sağlık Bakanlığı’na uyarıda bulunan Erol, sağlık çalışanlarının taleplerini şöyle sıraladı:
İnsanüstü bir çabayla, insanlık dışı koşullarda çalışıyoruz. Çalışma koşullarımız acilen düzeltilsin.
Çalışırken de emeklilikte de insanca yaşayabilecek güvenceli bir gelir talep ediyoruz.
Yıllarca haftalık 40 saatlik yasal sürenin çok üzerinde ve ağır koşullarda çalıştığımız hâlde bugüne dek bir türlü verilemeyen fiili hizmet zammını talep ediyoruz.
Sağlık alanındaki mesleki eğitimin niteliği giderek bozulmakta, bu halkımızın geleceğini tehdit etmektedir. Sayıyı değil niteliği önceleyen bir politikayı talep ediyoruz.
2007 sonrası hemşirelik mesleğine açıklık getiren yasa ve yönetmelik hükümlerinin gereğini yapmadığınız gibi, bu hükümleri işlemez hâle getirdiniz. Böylece meslek yok olma aşamasına geldi. Bu duruma son vermek üzere gerekli düzenlemeleri derhal yapınız.
Nitelikli sağlık hizmetine bütün yurttaşlarımızın ücretsiz ulaşabilmelerini talep ediyoruz.
Erol sözlerini “Biz sağlık alanındaki tüm örgütler dayanışma içinde mücadelemizi; ‘herkes için, alan için de veren için de sağlık’ gerçekleşene dek sürdüreceğiz” diyerek sonlandırdı. Basın açıklaması 14 Martta aile hekimlerinin ve ASM çalışanlarının nöbet direnişinin süreceği duyurusuyla son buldu.