Merhaba işçi arkadaşlar,
Ben genç bir işçiyim. Büyük bir yemek fabrikasında çalışıyorum. Birçok yerde olduğu gibi benim de fabrikamda sorunlar bitmek bilmiyor.
Sizlere çalıştığım fabrikada yaşadığım sorunları anlatayım. Biz iş kıyafetlerimizi kendi paramızla alıyoruz. Sabahleyin fabrikada verilen kahvaltı ve öğlen yemeğini cebimizden kesiyorlar. Maaş zaten asgari ücret. Sözde asgari ücrete %6 zam yapıldı. Arkadaşlarla konuşup, “zam çok düşük konuşmaya gidelim” dedik. Müdürün odasına gittik. Yapılan zammın düşük olduğunu söyledik, “bize tekrar zam yapılsın” dedik. Müdür başladı konuşmaya: “Kim maaşını beğenmiyorsa çıkışını versin dışarıda güzel işler var. Şunu unutmayın, biz müdürler olarak sizler için elimizden geleni yaptık. Siz bize teşekkür edeceğinize şu yaptığınıza bakın. Biz sabah kahvaltısını bedava veriyoruz. Sizlere bağırıp çağırmıyoruz. Daha ne istiyorsunuz?” Bir an sessizlik oldu. 6 yıldır çalışan bir işçi arkadaşımız sessizliği bozarak “hani bize ikramiye verecektiniz, niye vermediniz?” dedi. Müdürün verdiği cevaba bir bakın: “Sizler az tüketim yapın, çok çalışın ki bu fabrika para kazansın, sizlere ikramiye verebilelim.”
Fabrikada yemeğe gelen işçilere yemeği az vermemiz için sürekli uyarılıyoruz. Fakat artan ekmekler, yemekler, tatlılar, kahvaltılar, meyveler çöpe atılıyor. İşçilerin lokmasını sayan patronlar, kendileri için tüketimden kaçınmıyorlar. İş işçiye gelince patronların müdürleri bize “az tüketin” diye vaaz veriyorlar. İşte kardeşler biz işçiler bilinçsiz ve örgütsüz olunca patronlar bizleri kandırıyorlar. Biz işçiler haklarımızı öğrenmeliyiz. Ben de UİD-DER’de bilinçleniyorum. İşçileri de UİD-DER çatısı altında örgütlenmeye çağırıyorum.