
Kapitalist sömürü düzenindeki çürüme derinleştikçe sonuçları biz işçilere acı bir şekilde yansımaktadır. Bir taraftan pembe tablolar çizen burjuvazi, diğer taraftan mücadele edenlere karşı baskı araçlarını arttırarak devreye sokmaktadır.
İşçi sınıfının hak ve özgürlüklerini kısıtlayan burjuvazi ve onun temsilcisi AKP hükümeti, bir taraftan baskı yasalarını meclisten geçirip uygulamaya koyarken, diğer taraftan toplumu sindirmenin bin bir türlü yolunu aramaktadır.
Grevleri, direnişleri, protestoları, alanları işçilere yasaklayan hükümet, pisliklerini gizleyebilmek için polis devletine doğru yol alıyor. AKP hükümeti, her ne kadar pembe tablolar çizip toplum içerisinde artan huzursuzluğu bastırmaya çalışsa da artık mızrak çuvala sığmıyor ve işçiler, emekçiler öfkelerini gür bir sesle haykırıyorlar.
İşte 1 Mayıs’ta, kapitalist-emperyalist sistemin çürümüşlüğüne karşı dünya çapında işçilerin sesi gür ve coşkulu bir şekilde sokaklarda, alanlarda yankılandı. 1 Mayıs’ta sokaklara çıkan dünya işçileri, kapitalist sömürüye, emperyalist talan savaşına, ücretlerin sürekli erimesi ve çalışma saatlerinin sürekli olarak artmasına karşı, 1 Mayıs’ta, öfkeyle haykırdılar sloganlarını.
Türkiye’de ekonominin büyüdüğünden dem vuran AKP hükümeti, işçi sınıfının sosyal haklarına saldırmaya devam ediyor. Çelişki ve iki yüzlülük o kadar açık ki gizlenmesi mümkün değil. Bir taraftan ortaya saçılan yolsuzluklar, emekçilerin soyulmasıyla yapılan saraylar, milyonluk Mercedesler, milyonların işadamlarına peşkeş çekilmesi ama sıra işçilere gelince kaynağın kuruması!
İşte bu çelişkiler katlanarak arttıkça ve burjuvazi ile emekçi halk arasındaki uçurum derinleştikçe, işçi ve emekçilerde de huzursuzluk ve öfke derinleşmektedir.
Bu öfkeyi bastırmaya çalışan AKP hükümeti, 2015 1 Mayıs’ında bir taraftan alanları işçilere yasaklarken, diğer taraftan da eli bıçaklı, sopalı sivil polislerini ve çetelerini işçi ve emekçilerin üzerine salmaktan geri durmamıştır. Polisin geri durduğu çeşitli bölgelerde polis destekli faşist çeteler işçilerin ve sosyalistlerin üzerine salınmıştır.
AKP hükümetinin tüm baskı ve yasaklarına rağmen Türkiye’nin birçok yerinde işçiler alanları doldurarak, düşük ücretlere, uzayan iş saatlerine, taşeronlaşmaya, artan iş kazalarına, işçi ölümlerine ve emperyalist talan savaşına dur dediler.
Kapitalist sömürüye ve emperyalist savaşa karşı, yaşasın 1 Mayıs, yaşasın örgütlü mücadelemiz!