Gebze Plastikçiler Organize Sanayi Bölgesinde patlayan şeker ve çikolata üretimi yapan Hleks Gıda fabrikasında 7 işçi, Tek Gıda-İş’e üye oldukları için işten atıldı. Fabrika önünde direnişe geçen işçiler sendikalaşma hakkına saygı gösterilmesini, işten atmaların son bulmasını ve bir an önce sendikalı olarak işbaşı yapmayı talep ediyorlar.
Tek Gıda-İş Gebze Şubesinin destek verdiği direnişte işçiler sabah 08.30’dan itibaren fabrika önünde hakları için mücadele ediyorlar. Çay ve yemek molalarında fabrikada çalışan arkadaşlarına seslenen işçiler, sendikalı olmanın hak olduğunu, işten atılmakla yılmayacaklarını anlatıyor, bütün işçileri bu haklı direnişe destek vermeye ve sendikaya üye olmaya davet ediyorlar. Hleks Gıda patronları işçilerin bu dayanışmasını kırmak için servisleri fabrika içine çekip, çay ve yemek molalarını kısaltıyor.
Hleks Gıda fabrikasında çalışan işçiler yaşadıkları sorunları ve taleplerini şöyle ifade ediyorlar: “Öncelikle ücretler düşük ve sosyal haklar yok denecek kadar az. Çalışma ortamı tozlu ve iş güvenliği önlemleri tüm uyarılarımıza rağmen alınmıyor. 50 kiloluk çuvallar kadın işçilere taşıttırılıyor, dengeli iş dağılımı yok. İşçilerin mola ve diğer zamanlarda bir araya gelmesine müsaade edilmiyor. Sendikaya üye olmak suçmuş gibi görülüyor ve işten atmakla neticeleniyor. Yaşadığımız tüm bu sorunları çözmek için sendikalaşmaktan başka bir çözüm yolumuz kalmamıştı. Şimdi sendika hakkımıza saygı gösterilmesini istiyoruz. Aksi halde direniş ve mücadeleyle hakkımız olanı almaktan asla vazgeçmeyeceğiz.”
Hleks Gıda İşçileri Sorunlarını Anlatıyor
İşçilerden evli ve iki çocuk babası olan Mustafa Fetvacıoğlu, şöyle diyor. “1,5 yıldır bu fabrikada çalışıyorum. İstanbul’da ve şimdi de Gebze’ye taşınan fabrikada çeşitli bölümlerde çalıştım. 38 yaşındayım. Kirada oturuyorum, maddi durumum iyi değil. Haklarımı yükseltmek için sendikaya üye oldum. Sabah işe gittiğimde avukat, vardiya amiri ve insan kaynakları müdürü beni odaya çekip imzalamam için bir kâğıt koydular. Vardiya amirlerine karşı gelmekten, tazminat talep etmeyeceğime, kendim işten ayrıldığıma dair bir kâğıt imzalatmak istediler. Bugüne kadar iki işçinin işini yapmama rağmen sırf sendikaya üye olduğum için böyle işten atılmayı hak etmediğimi düşünüyorum. Çalışan arkadaşların korkmamalarını ve sendikaya sahip çıkmalarını istiyorum.”
Fabrikada patlayan şeker üretimi nedeniyle çalışma ortamının riskli olduğunu belirtiyor işçiler. İstanbul’da üretim yapıldığı sırada bir işçinin iş kazasında öldüğünü üzülerek anlatıyorlar. Geçen ay Gebze’de bir işçinin elini makineye kaptırdığını, hastanelerde iş kazası raporu tutulmadığını ifade ediyorlar.
Pişirme bölümünde 2 aydır çalışan Suat İspirli ise tepkisini şu sözlerle dile getiriyor: “Sendikaya üye oldum, sözümüz geçer, adam gibi çalışırız diye düşündüm. Maaş ve sosyal haklarımız iyileşir dedim, ailemi bin lira maaş ile geçindirmekte zorlanıyorum. Sendika anayasal bir haktır. Eğer sendikaya üye olmak suçsa bütün sendikaları kapatsınlar. Engelli kadrosunda çalışıyorum. Çalışma ortamı son derece sıcak, içerisi yanıyor. Şeker nemlenmesin diye havalandırma yok. Nefes almak için 5 dakika dışarı çıktığımda hemen içeri geçmemi söylüyorlar. Bu durumu İŞKUR’a bildirdim. Gece vardiyasında saat 12’de işten attılar. Sanayi bölgesinde o saat ne araba ne taksi var. Sendika şube başkanı gelip o saatte beni aldı. Ben sendikanın faydalarını arkadaşlarıma anlatıyorum. Herkesi sendikaya üye olmaya çağırıyorum.”
Fabrika 30’un üzerinde ülkeye ihracat yapıyor. Ancak işçilerin talepleri yok sayılıyor. Patronların işçilerin taleplerini kendiliğinden kabul etmeyecekleri açıktır. Bu nedenle işçiler birleşip sendikaya üye oluyorlar. Bunun karşılığında işten atılıyorlar. “Hak patronlar tarafından verilmez, işçilerin mücadelesiyle alınır” diyen işçilerse direniş yolunu seçiyorlar. Mücadele eden Hleks işçileri, tüm işçileri kendileriyle dayanışmaya çağırıyorlar.