AKP seçimde tek parti olarak hükümet kuramayınca bir anda ülkeyi savaşa ve kaosa sürükledi. Bir yanda işçi ve emekçi çocuklarının askerden cenazeleri dönerken, diğer yandan da tırmandırılan milliyetçilikle Türk ve Kürt işçi-emekçiler birbirine düşmanlaştırılmak isteniyor. Emekçiler çocuklarını bu haksız savaşta egemenlerin çıkarları için feda etmek istemiyorlar. Kürt halkının evletları katlediliyor.
13 Eylül Pazar günü UİD-DER Tuzla temsilciliğinde sağlık, metal, cam ve çeşitli sektörlerden kadın işçilerle, emekçi kadınlarla bir araya geldik. Emekçi kadınların, annelerin neden savaş istemediği üzerine sohbet ettik. Biz kadın işçilerin ve annelerin bulunduğumuz her yerde işçi arkadaşlarımıza, komşularımıza bu savaşa karşı olduğumuzu anlatmamız gerektiğini konuştuk. Kadın işçiler, neden savaşa karşı olmamız gerektiğini, ülkemizde yaratılan bu kutuplaşmanın, düşmanlaşmanın neye hizmet ettiğini işyerlerinde işçi arkadaşlarına nasıl anlattıklarını paylaştılar. Haksız savaşın ve halklar arasında düşmanlığın önüne ancak bizim gibi bilinçli insanların gerçekleri anlatarak geçebileceği üzerine sohbet ettik.
İşçiler savaş da istemiyor düşmanlık da, evlatlarını egemenlerin çıkarları uğruna feda etmek istemiyor. İşçiler barış istiyor ve bu topraklarda daha fazla kardeş kanı aksın istemiyor. Ama egemenler işçilerin bu taleplerine ve tepkilerine medyada yer vermiyor. Bu tepkilerin dile geldiği ve gerçekleri anlatan haber siteleri ve basın organları da yasaklarla susturuluyor. Dayanışma TV’de yayınlanan ve işçilerin, emekçilerin neden savaş istemediğini, savaşa karşı nasıl kampanyalar yapıldığını anlatan videoları kadın işçilerle birlikte izledik. Bu videolarda işçiler uzatılan mikrofona taleplerini ve barışa dair özlemlerini anlatırken savaş istemediklerini, evlatlarını feda etmek istemediklerini söylüyorlar. Diğer yandan da bu savaşa karşı yürütülen kampanyalar anlatılıyor. Dayanışma TV işçilerin susturulmak istenen sesini ve barış çığlığını yükseltiyor. Kadın arkadaşlarla birlikte izlediğimiz, işçilerin gerçekte neyi istediğini anlatan bu videoları diğer işçilerin de izleyebilmesinin önemli olduğunu konuştuk.
Bu haksız savaşa ancak işçiler bir araya gelirse dur denilebilir. Bize düşen görev de bulunduğumuz her yerde bu haksız savaşın biz işçilerin çıkarına olmadığını anlatabilmektir. Bu savaş biz işçilerin değil egemenlerin savaşıdır, biz kadın işçiler olarak bu savaşın bir parçası olmayacağız ve evlatlarımızı bu haksız savaşta feda etmeyeceğiz.