
Sermayenin doymak bilmez kâr hırsı ve işçileri kötü koşullarda çalışmaya iten sömürücü doğası, Ekim ayında Türkiye’nin çeşitli illerinde 143 işçinin hayatını kaybetmesine neden oldu. İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi’nin derlediği verilere göre Ekim ayı ile birlikte 2015’in ilk on ayında iş cinayetlerinde hayatını kaybeden işçi sayısı en az 1461 kişi oldu.
İSİG Meclisi’nin hazırladığı raporun başında şu sözler yer alıyor: “10 Ekim’de emek ve meslek örgütlerinin çağrısıyla Ankara’da düzenlenen ‘Barış, Emek ve Demokrasi’ mitingine yapılan bombalı saldırı sonucu aramızdan kopartılan 104 emekçiyi saygıyla anıyoruz. İSİG alanında inşaat ve taşımacılık işkollarında önemli adımlar atan İnşaat İşçileri Sendikası’ndan altı, Birleşik Taşımacılık Sendikası’ndan ise on dört arkadaşımızı kaybettik. Anıları mücadelemizde yaşayacak...”
Ekim ayında birçok sektörde yine işçilerin kanı aktı. İnşaatlarda 45, tarımda 33, taşımacılıkta 12 işçi maden ve metalde 7’şer işçi diğer sektörlerde ise 32 işçi hayatını kaybetti. Ucuz işçiliğin, denetimsizliğin, caydırıcı yargılama ve cezaların olmamasının ve örgütsüzlüğün neden olduğu işçi ölümlerinin sonu gelmiyor. Ekim ayında hayatını kaybeden işçilerden ikisi göçmen, biri çocuk ve dokuzu kadın işçi olurken, 134’ü erkek işçiydi. Raporda işçilerin en çok trafik/servis kazaları, ezilme/göçük ve yüksekten düşmeden dolayı can verdiği belirtiliyor. Ekim ayında gerçekleşen iş cinayetleri ve nedenleri şöyle sıralanıyor:
- Trafik, servis kazası nedeniyle 41 işçi;
- Ezilme, göçük nedeniyle 34 işçi
- Diğer nedenlerden dolayı (intihar, silahlı saldırı, kalp krizi) 26 işçi;
- Düşme nedeniyle 24 işçi;
- Elektrik çarpması nedeniyle 8 işçi;
- Zehirlenme, boğulma nedeniyle 4 işçi;
- Nesne çarpması, düşmesi nedeniyle 3 işçi;
- Patlama, yanma nedeniyle 2 işçi;
- Kesilme, kopma nedeniyle 1 işçi.
Raporda ayrıca meslek hastalıkları nedeniyle pek çok işçi ölümü gerçekleştiği ancak kayıtların tutulmaması, meslek hastalıklarının yok sayılması nedeniyle sayının bilinmediği ifade ediliyor.
İş cinayetlerinin sorumluları patronlar ve hükümettir. Hükümet sermayenin çıkarları adına işçilerin hak ve çıkarlarını, örgütlenmelerini hiçe sayıyor. Grev yasaklarının, sendikalaşma önündeki engellerin, düşük ücretlerin, güvencesizliğin ve örgütsüzlüğün önünü açan hükümet artan iş cinayetlerinden sorumludur. İşçi ölümlerine, iş cinayetlerine engel olmak işçilerin birliği ve mücadelesine bağlıdır.