
Ankara Kadın Platformu’nun çağrısıyla 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında çeşitli kitle örgütleri ve kadın örgütlerinin katılımıyla bir yürüyüş ve etkinlik düzenlendi. Kolej’de toplanan kitle, “Erkek, Devlet Şiddetine, Devletin ve IŞİD’in Katliamlarına Karşı Kadınlar; Yaşamı, Barışı, Özgürlüğü Savunuyor!” pankartının arkasında Sakarya Caddesi’ne doğru yürüyüşe geçti.
Yürüyüş boyunca atılan “Kadın, Yaşam, Özgürlük”, “Jin, Jiyan, Azadî”, “Silvanlı Kadınlar Yalnız Değildir”, “Kadınlar Barışta Israr Ediyor” ve “Savaşa Hayır, Barış Hemen Şimdi” sloganları eşliğinde kadınlar Sakarya Caddesi’ne vardılar. Açıklamadan önce sistem zihniyetinin katlettiği tüm kadınlar anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Son dönemlerde katledilen kadınların isimleri okunarak burada oldukları haykırıldı.
Ankara Kadın Platformu adına gerçekleştirilen açıklamada şu sözlere yer verildi: “Hayatımız katliamlarla karartılmaya çalışılırken YAŞAM’ı savunmak için bir aradayız! İktidar halklara savaşı dayatırken BARIŞ’ı savunmak için bir aradayız! Devlet katliam, savaş; bizler yaşam, barış diyoruz. Devlet ve IŞİD ortak yapımı katliamlar Diyarbakır’da, Suruç’ta, Ankara’da canlarımızı, dostlarımızı, kardeşlerimizi bizden aldı. OHAL’in yeniden devreye sokulduğu Kürt illerinde günlerce süren sokağa çıkma yasaklarında insanlar katliama uğratılıyor, yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda bırakılıyor. Yangınlarla yaşam alanları yok ediliyor. Özel harekâtçılar kadın düşmanlığında tecavüzcü IŞİD çetelerinin gerisinde kalmıyor. Varto’da Ekin Wan’ın bedeninin teşhiri, Silvan’daki ‘Kızlar geldik ininize girdik’ duvar yazısı ve gözaltında, cezaevlerindeki cinsel işkenceler Saray’ın polislerinin IŞİD’le arasındaki 360 derecelik ‘farkı’ gösteren acı hakikatler. Katliamlar art arda yaşanırken, her gün yargısız infaz, işkence, ölümün haberleri gelirken kadınların sosyal, siyasal, ekonomik haklarını savunması, şiddete karşı çıkması zorlaşıyor, şiddet olağanlaşıyor. Katilleri ve tecavüzcüleri desteklemek için elinden geleni ardına koymayan eril sistem, mahkemelerde olmadık ‘rıza’yı bir şekilde buluyor, akıl almayacak bahanelerle haksız tahrik indirimleri uygulamakla kalmıyor, nasılsa artık ‘saygın’ olduklarına hükmederek katil ve tecavüzcü erkeklere ‘iyi hal’ indirimi verebiliyor. Bunca katliam, şiddet, bizleri yok sayan erkek egemenliğine boyun eğmemiz içindir; Bunca katliam, şiddet, Sarayın savaşına boyun eğmemiz içindir, bunca katliam şiddet, dayanışmamızı, mücadelemizi, umutlarımızı ezmek içindir, biliyoruz. Ve biliyoruz ki başaramayacaklar.”
Basın açıklamasının ardından, kadına yönelik şiddete karşı, eşitsizliğe karşı, erkek egemen toplum yapısına karşı; gelecek için balonlar gökyüzüne bırakıldı. Etkinlik Gülten Akın ve Sennur Sezer şiirleriyle son buldu.