Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği sitesinde yayınlanmıştır (https://uidder.org)

Anasayfa > İşyerlerinden > Çeşitli sorunlar > Elektrik Faturasındaki Soygun

Elektrik Faturasındaki Soygun

Kurtköy’den bir gıda işçisi

10.12.2015

İstanbul Anadolu yakasında yaşayan yaklaşık 4,7 milyon kişinin elektrik dağıtımını Ayedaş’tan 2013 yılında 1 milyon 227 bin dolar karşılığında alan Enerjisa, kâra doymuyor. Türkiye’nin en büyük sermayedarlarından biri olan Sabancı Holding, enerji sektöründe de işçi ve emekçileri sömürüyor.

Elektrik faturası, sermayenin, işçi ve emekçi ailelerinden hizmet ve vergi adı altında nasıl büyük paralar kazandığının açık bir kanıtıdır. Elektriğin normal fiyatı asgari ücretle geçinmeye çalışan işçiler için büyük bir masraf anlamına gelmektedir. Birçok aile faturasını ödeyemediği için elektrik kesintileriyle boğuşmaktadır.

Buna rağmen elektrik dağıtımını Türkiye’nin çeşitli kentlerinde üstlenen Enerjisa gibi şirketler birçok yol ve yöntem kullanarak büyük vurgunlar gerçekleştiriyorlar. Örneğin elektrik faturası gündüz, akşam ve gece şeklinde üç farklı kademede ücretlendirilmektedir. Bu ücretlendirmede elbette en yüksek fiyatlandırma elektriğin en fazla kullanıldığı gündüz saatlerinde yapılmaktadır. Yine kamuoyunda da çok tartışılan elektrik kayıp, kaçak bedeli faturalara yansıtılmaktadır. Yollarda, caddelerde, meydanlarda kullanılan elektrik bedeli de faturalara yansımakta ve bütün masraflar büyük oranda işçi ve emekçiler tarafından ödenmektedir.

Elektriğin yüksek fiyattan işçi ve emekçi ailelerine fatura edilmesinin yanı sıra bir diğer kazanç kapısı da vergi ve fonlardan toplanan meblağlardır. Enerji fonu, TRT payı, KDV, Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisi adı altında her ay 6 lira 63 kuruşluk ilave masraf elektrik faturasına eklenmektedir. Bunlar devlete gitmektedir. Bütün bunlar yetmezmiş gibi Enerjisa elektrik faturasına perakende saat hizmeti, PSH Sayaç Okuma bedeli gibi aslında kendisinin üstlenmesi gereken masrafları da faturada ufak meblağlar halinde gösterip işçi ve emekçilere ödettiriyor.

Böylece görüyoruz ki her ay evlere bırakılan elektrik faturaları üzerinden muazzam paralar büyük şirketler ve devlet tarafından kendi kasalarına dolduruluyor. Oysa temel ihtiyaçlar ve hizmetler halka ücretsiz sunulmalıdır. Ödediğimiz vergilerin bizlere yol, su ve elektrik olarak geri döneceğini söyleyen devlet, tam tersine, yol, su ve elektrikten de vergi kesiyor. Üstelik bu “hizmetlerin” kârlı olanlarını da özelleştirme adı altında sermaye gruplarına peşkeş çekiyor. Kapitalist düzende devlet ve sermaye sınıfının çıkarları bir bütündür. Vergiler, fonlar ve hizmet bedelleri işçi ve emekçilerin sırtına yüklenmiştir. Bu durumu değiştirmenin tek yolu sırtımızdaki bu asalakları atmaktan geçiyor. Elektrik gibi temel ihtiyaç ve hizmetlerin kâr kapısına dönüşmeyeceği tek düzeni işçi sınıfının iktidarı sağlayacaktır. Bugün için acil olarak elektrik hizmetlerinin işçi ve emekçiler için ücretsiz olmasını istemekle işe başlamalıyız.

  • Çeşitli sorunlar [1]

Kaynak URL: https://uidder.org/elektrik_faturasindaki_soygun.htm

Links
[1] https://uidder.org/taxonomy/term/260