
Tüm dünyanın işçi aktivistlerine ve özgürlük tutkunlarına,
Sevgili dostlar, yoldaşlar,
İranlı işçiler kendilerini uluslararası işçi sınıfının bir parçası olarak görürler, bizler işçi sınıfının dayanışmasını güçlendirmek için çaba gösteriyoruz. Bugüne değin gösterdiğiniz destekten ötürü minnettarız. Bu mektubu yazdığımız sırada, birçok işçi aktivisti tutuklu durumdadır. Bu işçiler dünya çapında desteğe ihtiyaç duyuyorlar. Aralarında iki emek önderinin davası acil durumdadır: Cafer Azimzade ve Mahmud Salehi.
1- Cafer Azimzade
Cafer bir kaynak işçisi. Kendisi Bağımsız İran İşçileri Sendikasının başkanıdır. İşçi örgütleri inşa etme ve işçi haklarını geliştirme çabalarından ötürü altı yıl hapis cezasına çarptırıldı. Şu an cezasını Tahran’daki kötü ünlü Evin zindanında çekmektedir.
Sözde “Mahkeme” Cafer’e isnat ettiği suçları şöyle sıraladı: “Ulusal güvenliğe karşı eylem yapmak, kamu düzenini bozmak, İslam Cumhuriyeti rejimine karşı propagandada bulunmak, Bağımsız İran İşçileri Sendikasını ve İşsiz İşçiler Ulusal Sendikasını kurmak, İşçi Örgütleri Oluşumunu İzleme Komitesine üye olmak, kırk bin imza toplama kampanyası yürütmek, Çalışma Bakanlığı önünde protesto eylemi düzenlemek ve işçi ücretlerinin arttırılmasını istemek; Sosyal Hizmetler Bakanlığı görevlilerine şikayette bulunmak, işçi örgütleriyle ilişkiye geçmek, 1 Mayıs gösterileri düzenlemek ve bu gösterilere katılmak, Meclis önünde ve Çalışma Bakanlığı önünde protestolara katılmak.”Cafer Azimzade İran’da tanınan bir işçi aktivist. Daha önce de İran’da birçok kez tutuklanıp hapis yattı.
2- Mahmud Salehi
Mahmud Salehi bir fırın işçisidir. Sakız kentindeki Fırın İşçileri Sendikasının ve İşçi Örgütleri İnşasında İşbirliği Komitesinin bir üyesidir. İran polisi 28 Nisan 2015’te evine zorla girmiş, aralarında bilgisayarı ve cep telefonu da olmak üzere kişisel eşyalarını gasp etmiş ve onu Sanandaj’daki İstihbarat Bakanlığı ofisine götürmüştür. Gözleri bağlı, kulakları tıkalı ve elleri kelepçeli şekilde saatlerce sorgulanmış ve ardından Sanandaj’da İstihbarat’ın yönetimindeki zindana atılmıştır.
Düzenlenen protestolar sayesinde 28 gün sonra Mahmud Salehi, böbrek yetmezliğinden koma halindeyken Tovhid Hastanesine nakledilmişti. İki böbreğini de kaybettiğinden şartlı tahliye edildi. 8 ve 20 Ağustos 2015’te şu suçlamalarla mahkeme önüne çıkartıldı:“Komala Örgütüne üyelik, İran politik rejimine karşı propagandada bulunmak, ulusal güvenliğe karşı eylem yapmak, kamu düzenini bozmak, İşçi Örgütleri Oluşumunu İzleme Komitesine üye olmak, işçileri greve teşvik etmek, 1 Mayıs gösterilerine katılmak, hükümet kurumları önünde gösterilere katılmak, gösteriler planlamak, işçi örgütleri inşasına yardım etmeye çalışmak, dışarıda seminerlere katılmak.”
16 Eylül 2015’te bir kez daha mahkemeye çıkartıldı ve 9 yıl hapse mahkum edildi. Kendisine mahkeme kararının bir kopyası bile verilmedi. İki böbreğini de kaybetmiş haldeyken ve haftada iki kez diyalize girmesi gerekirken, Mahmud Salehi dokuz yıl hapis yatmak zorunda bırakılıyor. Mahmud Salehi daha önce de dört kez hapis yatmıştı. Eskisinden çok daha güçlü bir uluslararası desteğe ihtiyacı var.
Biz, Şahruk Zamani Destek Komitesi, vereceğiniz desteğe ve bu iki kişi dışında İran İslam Cumhuriyeti tarafından şu an zindanlarda tutulan birçok işçi ve öğretmenin durumundan başkalarını haberdar etme çabalarınıza minnettar oluruz. Muhammed Cerahi, Said Şirzad, Behnam İbrahimzade, Mehdi Şandiz, İsmail Abdi, Resul Bodahi, Aliekber Bağdani, Abdülrıza Kanbari ve diğerleri, hepsinin desteğinize ihtiyacı var.
Yaşasın işçi sınıfının uluslararası dayanışması!
Tutsak işçi ve öğretmenler serbest bırakılsın!
Çözüm işçi sınıfının birliği ve örgütlülüğündedir!
Şahruk Zamani’yi Destekleme Komitesi