29 Mayıs Pazar günü UİD-DER Ankara temsilciliğinde metal, matbaa-yayın, sağlık, eğitim ve çeşitli sektörlerden işçiler ve öğrenciler olarak bir araya geldik, Demiryolu Devrimi adlı filmi izledik.
Film Amerika’da siyahî demiryolu taşıma işçilerinin 1930’lu yıllardaki sendikal mücadelelerini anlatıyor. Gerçek olaylara dayanan filmde Amerika’da yaşayan siyahî demiryolu işçilerinin renklerinden dolayı yaşadıkları sorunları izledik. Beyazların üye olduğu sendikalara üye olamayan siyah işçiler, trenlerde seyahat eden zenginlerin her türlü aşağılamalarına maruz kalıyorlar. Zengin beyazlar siyah işçileri insan yerine koymadıkları için hepsini aynı isimle çağırıyorlar ve en pis işlerini gördürüyorlar. Siyah işçiler, aşağılamalara, kötü muamelelere karşı çıktıklarında sorgusuz sualsiz işten atılıyorlar. Demiryolu şirketi işçilerin gördüğü bu muamele karşısında son derece zalim davranıyor ve “müşteri her zaman haklıdır” diyerek gözünü kırpmadan işçileri cezalandırıyor. Siyah işçiler, bu koşulların değişmesi için kendi sendikalarını kurmaya girişiyorlar. Ancak patronlar işçilerin mücadelesini ezmek için her türlü yöntemi deniyor, sendikal mücadeleyi kırmaya çalışıyorlar. Şirket, sendika üyesi işçileri işten atıyor, parasız pulsuz kaldıklarında işçilerin mücadeleden uzaklaşacağını düşünüyor. Kiraladığı çetelerle işçileri dövdürtüyor, öncü işçileri satın almaya çalışıyor. Bunlara rağmen mücadelelerinde kararlı olan 10 bin siyah demiryolu işçisi Pullman şirketi patronlarına sendikayı kabul ettiriyor.
Filmden sonraki sohbetlerimizde filmden çok etkilendiğimizi dile getirdik. İşçi sınıfının mücadelesinin, bu mücadeleyi soldurup yok etmek isteyen patronların oyunları nedeniyle kolay olmadığını konuştuk. Ancak işçiler birlik olmayı seçer ve kararlı, gözüpek bir mücadele yürütürlerse zaferin elde edilebileceğini vurguladık. Bugün elimizde bulunan hakların geçmişteki mücadeleci işçi kuşakları tarafından kazanıldığını, bunun zorlu mücadelelerin sonucunda başarıldığını, elimizde kalan son haklarımızı da kaybetmemek için bizim de mücadeleyi güçlendirmemiz gerektiğini bir kez daha hatırladık.