
İşçi Dayanışması bülteni yayın hayatına başladığı günden bu yana hem takip eden hem de işçilere ulaştırmak için emek veren UİD-DER’li işçiler olarak bu yayının bir örgütlenme aracı olarak çok iş başardığını düşünüyoruz. Bizler bu yayını onlarca fabrikada, yüzlerce işçiye her ay düzenli olarak ulaştırdık. O fabrikalarda yaşanan sorunlardan bu yayın vesilesiyle başka işçilerin de haberdar olmasını sağladık. Bu sayede işçilerin fabrikalarında yaşadıkları sorunların sadece o fabrika özelinde olmadığını, işçilerin bir sınıf olarak benzer sorunlar yaşadıklarını görmelerine vesile olduk.
İşçi Dayanışması bülteni yayın hayatına başladığı günden beri her ay düzenli olarak çıktı. Dünyadan, Türkiye’den her ay işçi haberleri yayınlanıyor. Fabrikalardan, işyerlerinden işçilerin yazdığı mektuplar her ay yayınlanıyor. Bu süreklilik UİD-DER’in çalışmalarının sürekliliğinin de bir yansımasıdır.
Biz yıllardır UİD-DER içinde emek veren mücadeleci işçiler olarak bu yayın sayesinde çok farklı sektörlerdeki çalışma koşullarını, yaşanan sorunları o sektörde çalışan işçilerle konuşabiliyoruz. Öyle ki, işçiler anlattıklarımız nedeniyle kimi zaman “sen de mi bu sektörde çalışıyorsun?” diye sorabiliyorlar.
İşçi Dayanışmasının başyazıları ve gündeme ait diğer yazıları sayesinde işçilere işçinin diliyle yaşananları ulaştırabiliyoruz. Bizler işçilerle gündemdeki konuları nasıl konuşabileceğimizi, doğru bir dil ve bakış açısıyla yaşananları nasıl aktarabileceğimizi bu yayın sayesinde görüyoruz. Bu nedenle İşçi Dayanışması gazetesi bir örgütlenme aracıdır.
Burjuva basında hiçbir direniş, grev, eylemler gibi işçi mücadeleleri konu olmadığı için işçiler kapitalist sistemin neden olduğu sorunlarda nasıl tutum almaları gerektiğini bilemiyor ve mücadele yöntemlerinin neler olduğunu göremiyorlar. Fakat İşçi Dayanışması bülteninde her ay dünyadan ve Türkiye’den işçi hareketleri, verilen mücadeleler anlatılarak bu mücadelelerin diğer işçilere de örnek olması sağlanıyor.
Ayrıca hepimizin tabi olduğu 4857 sayılı iş kanununu işçiler doğru yorumlayamadıkları ya da bilmedikleri için patronların oyununa gelebiliyorlar. İşte İşçi Dayanışması gazetesi “İşçilerin Sordukları” köşesinde iş kanununu işçilerin anlayabilecekleri bir şekilde, örneklendirerek anlatıyor. Ayrıca mevcut yasayı teşhir ederek işçi sınıfının mücadelesinin yasalarla sınırlandırılamayacağını, asıl olarak kapitalizme karşı işçilerin örgütlenmesi gerektiğini vurgulayarak gerçek çözüm yolunu da gösteriyor.
Okur mektupları, işçilerin yaşadıkları problemlerde yalnız olmadıklarını görmelerini sağlıyor ve bilinçli işçilerin bunlar karşısında aldıkları tutum diğer işçilere örnek oluyor, işyerindeki mücadeleler ve kazanımlar deneyime dönüşüyor.
Tüm bu konularla, dolu içeriğiyle işçilerin sesi olurken aynı zamanda işçilerin mücadele rehberi de olmaya devam ediyor İşçi Dayanışması. İşçiden işçiye, işçinin diliyle yazılan böylesi değerli bir yayından daha fazla işçinin yararlanabilmesi için verdiğimiz emekten dolayı gurur duyuyoruz. Mücadeleyi büyütmemizde en anlamlı örgütlenme araçlarından biri olan İşçi Dayanışması’nın 100. Sayısı tüm işçilere kutlu olsun.