Geçtiğimiz Haziran ayında işçi örgütümüz UİD-DER’in 10. yılını çeşitli fabrikalardan, işyerlerinden gelen yüzlerce işçi kardeşimizle beraber coşkulu bir şenlikle kutlamıştık. 1970 yılındaki büyük işçi direnişi olan 15-16 Haziran direnişini de anarak, içinden geçtiğimiz baskı koşullarında, işçi dostlarımıza örgütlü işçilerin tüm engelleri ortadan kaldırdığını anlatmaya çalıştık. Gerçek şu ki, biz işçiler bugün yaşadığımız tüm sorunları patronlar sınıfının bizi sömürme isteklerine karşı bir sınıf olarak duramadığımız, mücadele edemediğimiz, örgütlenemediğimiz için yaşıyoruz. Örgütlü ve mücadeleci işçi sınıfı önünde hiçbir engel duramaz! Bunun bilincinde olan biz UİD-DER’li işçiler, bu gidişata dur demek, insanca yaşanacak bir dünya yaratmak için işçi sınıfı içinde örgütlü mücadeleyi büyütüyoruz.
İşçi sınıfı, sınıf olduğunun farkına bir varabilse, birlik olduğunda akan seller gibi tüm engelleri yıkabileceğine inanabilse, patronlar sınıfı tir tir titreyerek kaçacak delik arayacak! Biz örgütlü işçiler sınıfımızın taşıdığı potansiyele inançla, ancak savaşarak güzel günleri yaratacağımıza olan inançla işçilerin örgütü olan UİD-DER’i büyütmeye çalışıyoruz. Bunun için de işçiler nerdeyse biz oradayız. ‘80 öncesinin mücadele deneyimini, mücadele geleneğini, mücadele ruhunu işçi kardeşlerimize taşıyoruz. Çoğu zaman işçi evlerinde sohbetlerimizle, grev ve direniş çadırlarında dayanışmamızla, işçi semtlerinde stantlarımızla taşınıyor bu gelenek! İşçi Dayanışması bültenimizle fabrikalardan yorgun argın çıkan işçilerin ellerine ulaşıyor.
100. sayısıyla İşçi Dayanışması bültenimiz, işçi sınıfı içinde inatla, kararlılıkla, heyecanla, umutla dolu çalışmalarımızın kanıtıdır. Dile kolay 100 sayı! Her ay düzenli bir şekilde çıktı, titizlikle hazırlandı, geciktirilmeden işçi kardeşlerimize ulaştırıldı İŞÇİ DAYANIŞMASI. Her sayısı için her birimiz kafa yorduk. İşçi dostlarımızın yaşadığı sorunları, sahip çıkmaları gereken ama unutturulmaya çalışılan haklarını, sınıfın mücadelelerini, mücadele deneyimlerini yazarak işçi kardeşlerimizin ellerine ulaştırdık. Bültenimizin ulaştığı işçi dostlarımız aracılığı ile çeşitli fabrikalarla bağlar kurduk. Grev ve direniş çadırlarında okundu İŞÇİ DAYANIŞMASI. Patronlara, hak gaspına karşı mücadele eden grevci, direnişçi işçiler, gerçek kurtuluşunun patronlar sınıfına karşı mücadele ettiğinde gerçekleşeceğini öğrendi. Okuma bilmeyen, okuma alışkanlığı olmayan işçi dostlarımız bizden dinlediler İŞÇİ DAYANIŞMASI’nı…
İşçi sınıfının dayanışması büyürse, her yürekte birlik olunduğunda kazanacağımıza olan inanç güçlenirse biz kazanacağız. Hayatı yaratan biziz, patronların ürettiği hiçbir güzellik yok yeryüzünde! Onlar sadece bizler için yokluğu, yoksunluğu, ezilmeyi, savaşları, zulümleri yaratıyorlar! Bizler tüm bunlara karşı mücadele edersek kurtulabiliriz. Tüm egemenlerin güçlü olduğu tek yön, bizi güçsüz olduğumuza inandırmaktır. Yeter ki buna inancımızı güçlendirelim, cesaretimizi büyütelim, korkaklara güç vermeyelim!
Biz örgütlü işçiler diyoruz ki, kurtuluş için mücadeleyi büyütelim, işçi dayanışmasını güçlendirelim, İŞÇİ DAYANIŞMASI’nı daha da büyütelim!
Yaşasın İşçi Dayanışması!
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!