Ben bir fabrikanın yemekhanesinde garson olarak çalışıyorum. Patron, işçileri çalıştırarak sömürdüğü yetmezmiş gibi bir de fabrikanın kantininde sabahları işçilere parayla kahvaltı sattırıyor. Kantine o kadar iştah acıcı yiyecekler koyuyorlar ki işçinin iştahı kabarıyor. Kahvaltı yiyecekleri asgari ücrete çalışan bir işçi için pahalı. İşçiler sabahın köründe evlerinden çıkıp yollara düştükleri için birçok işçi de karnı aç geliyor fabrikaya. Mecbur kalıp kantindeki pahalı yiyeceklerden yemek zorunda kalıyorlar. Kantindeki taze sebzeler örneğin domates çok taze ve güzel. Fakat işçilerin öğlen ve akşam yemeklerinde çürük domatesleri veriyorlar. Patronlar işçileri her fırsatta sömürmenin peşindeler. Biz işçiler her şeyi üretiyoruz. Yiyeceklerin en iyisini yemeyi de hak ediyoruz. Çalışma koşullarımızın daha insanca olmasını hak ediyoruz. Patronların bizlere reva gördüğü bu kötü yaşamı reddedip işçiler olarak mücadele etmeliyiz. Biz işçilere ait olan güzel bir dünyayı kazanmak için örgütlenmeliyiz.