
Bir gün daha kopardık takvimin sayfalarından
Bir gün daha gitti, hayat ağacının yapraklarından
Sustum, durdum, baktım
Olmuyor…
Ya değişmeli bir şeyler
Ya da artık dönmemeli bu koca dünya yalnızca onlar için
Bebekler ağlarken açlıktan
Bana rahat vermiyor yastığım
Ağzımdaki lokma tıkanıyor kursağımda
Olmuyor böyle, olmayacak
Her köşe başında çıplak ayaklı çocuklar
Birinin yorgun düşmüş bedeni
Serilmiş kartonların üzerine, ayaza vuran gecede titriyor soğuktan
Bir ana feryat ediyor
Avazı yettiği kadar bağırıyor evladım diye
Beyler, paşalar kadeh tokuşturuyor
Yeni anlaşmalarının üzerine
Yeni yeni pazarlar kuruyorlar
Yerle bir ettikleri masum insanların mezarları üstüne
Kalın enseli patronların çarkı dönsün diye
Finans kapitalin kasaları dolsun diye
Fabrikalar palazlansın, tekeller coşsun diye
Soluk aldırmıyorlar bir saniye
Çalıyor çırpıyorlar, yetmiyor yakıp yıkıyorlar
Talan ediyorlar yaşamlarımızı
Mavi gökyüzünü toz dumanlar kapladı
Hayatlarımızı elem, keder, borç senetleri
Peki ya yaşamak
Uçurtmaları salmak gökyüzüne özgürce
Doyasıya yemek ağaç dallarındaki yemişlerden
Bir çiçeği koklamak dalında, kokusunu taaa derininde hissetmek
Sevmek bir çocuğu, okşamak saçlarını
Uyumak geceleri ve korkusuzca uyanmak sabahlara
İnsanca yaşamak, insanca yaşamak mümkün diyerek
Yerle yeksan etmek onların düzenini
Ya değişmeli bu dünya ya da dönmemeli artık onların emrinde
Ya vazgeçeceğiz insan olmaktan
Ya da tam ortasına indirip yumruğumuzu
Onurlu bir yaşam için son nefesimize kadar haykıracağız
İnsanca yaşamak mümkün diyerek…