
Filli Boya 8 Mart vesilesiyle kadınların sorunlarını anlatan bir reklam filmi çekti. Reklam televizyonlarda çok az göründü. Youtube’ta önemli sayıda izlenince de gelen tepkiler üzerine kaldırıldı. Biraz araştırayım dedim, neden kaldırılmış, kimleri rahatsız etmiş olabilir diye.
Filli Boya’nın 8 Mart üzerinden kendi reklamını da yapmasını bir kenara koyarak söylersem, reklamı izlerken benim de hoşuma gitti. Kadını aşağılayan değil kadına değer veren bir reklam olmuştu. Reklamda konuşan annelerin ve babaların söylemleri şöyleydi: “Kadın olmadan dünya da hayat da olmaz. Dünya ne kadınsız ne de erkesiz olur. Ben kızımı okutacağım, asıl kız çocuklarını okutmalıyız. 11-12 yaşında kızımı nasıl kocaya vereyim, benim vicdanım buna nasıl elverir, o daha kendi çocuk. Bir kadın olarak küçük yaşta evlenmekten çok pişmanım. Kadın dövülmez, kadını öldürmek ne demek, neden öldürüyorsun kardeşim? Kadın hamileyken neden sokağa çıkmayacakmış, onun hakkı yok mu, hem de iki canlı. Kadın tabii ki gülecek, kahkaha atacak, kadına gülmek yakışıyor. Eğer özgür bir ülkede yaşıyorsak kadın mini etek de giyer, şort da giyer, sakız da çiğner. Ne demek kadına tekme atmak, benim yanımda yapılsa ben öleceğimi bilsem kadına sahip çıkarım. Kadınla birlikte çalışıp birlikte üretiyoruz. Kadının elinin değmediği hiçbir şeyde bereket olmaz.”
Bu reklam neden apar topar yayından kaldırıldı? Reklamda 8 Mart’a ilişkin pek bir şey anlatılmıyor. Sadece kadına değer verilmesi gerektiği gibi mesajlar veriliyordu. 15 yıldır ülkeyi yöneten AKP iktidarı rahatsız olmuş reklamdan ve kaldırılmasını istemiş! Bunca saçma sapan reklamlar dururken insanlara anlamlı mesaj veren ne varsa yasaklamaktan geri durmuyorlar. AKP hükümetinin kadına bakışı malumdur. Bir reklam filminde dahi olsa gerçeklerin yüzlerine vurulması onları son derece rahatsız ediyor.
AKP’nin bu gerici zihniyetinin yansımasını her gün yaşanan olaylarda fazlasıyla görüyoruz. Kadın cinayetleri bitmiyor, tecavüz, şiddet, dayak, taciz bitmiyor. Yine kendi belediyeleri, kadının kocası tarafından dövülmesine ses çıkarmamasının caiz olduğunu anlatan kitaplar dağıtıyor. Cinsel istismar yasaları çıkarılmak isteniyor. Küçük yaşta kız çocuklarının evlendirilmesine normal bakan bir kafa yapısı böyle reklamları ya da buna benzeyen anlamlı şeyleri yasaklamaktan geri durmaz. İşçi sınıfının kadını ve erkeği aynı düzen altında sömürülüyor. Erkekleri canavar haline getirenler egemen güçlerin zihniyetidir. Erkek işçiler ne zaman kadın işçiyi kendisiyle eşit görmeye başlarsa, kadın işçiler ne zaman mücadeleye atılırsa, o zaman bu tablo değişmeye başlayacaktır.