
Geceye doğru yol alıyorum,
Gün arkamdan geliyor.
Karanlığın içinde sayısız gölge,
Belli belirsiz
Anlam kazanıyor yaklaştıkça.
Ne bir ağaç, ne de taştan bir heykel.
Kimi zayıf kimi şişman,
Kimi uzun kimi kısa,
Kimi kadın kimi erkek
Bir arada yalnız ve ürkek.
Geceye doğru yol alıyorum,
Gün arkamdan geliyor.
Aydınlandıkça caddeler
Güneşe doğru dönüyor
karanlıktan yorgun düşmüş bedenler.
Soru dolu gözlerle bakıyorlar
Nasırlı ellerine ve birbirlerinin yüzlerine.
Nasıl düşmüşlerdi bu karanlığın pençesine?
Bir ses yükseliyor inceden
“Biz bir aileyiz” diyen
Kelli felli göbekli bir beden.
Kirli eller, samimiyetsiz bir gülüş
Ve yalanlarla dolu bir çift göz.
Böyle biri olamaz bizim aileden.
Kurtulmanın vakti geldi artık karanlığın pençesinden
Yepyeni bir gün doğumu bekliyor bizi
Kızıl ışık huzmesi pusulamız olsun yeniden.