24 Haziran günü saat 11.30’da Saraçhane parkında toplanan DİSK’e bağlı Genel- İş sendikası 1 Nolu şubede örgütlü Fatih belediyesi işçileri, grev kararını belediyeye asmak üzere yürüyüşe geçtiler. Yürüyüş sırasında işçiler sık sık “Zafer Direnen Emekçinin Olacak”, “Direne Direne Kazanacağız”, “Baskılar Bizi Yıldıramaz” sloganlarını haykırdılar. Biz de UİD-DER üyesi işçiler olarak, Fatih belediyesi işçilerinin grev kararını desteklemek ve dayanışmak için işçilerin yürüyüşlü basın açıklamasına katıldık.
DİSK Genel-İş Sendikası pankartı taşıyan işçiler Fatih belediyesinin önüne geldiklerinde çevik polis engeliyle karşılaştılar. Emniyet müdürü işçilerin belediyenin önüne geçip grev bildirisini asmalarına engel olmaya çalıştı. İşçiler ve sendika temsilcileri “Baskılar Bizi Yıldıramaz”, “Sözleşme Hakkımız Engellenemez” sloganlarıyla engellemeye karşı koydular. Fatih belediyesi işçileri polis barikatını aşarak grev kararına ilişkin basın açıklamasına başladılar. İlk konuşmayı örgütlenme daire başkanı İsmail Özhamarat yaptı.
Özhamarat konuşmasına polisin tavrını sert dille eleştirerek başladı: “1 Mayıs fobisi yaşanıyor. Grev yazısını dahi asamıyoruz. Bu uygulamalar bize yabancı değil. Her şeyi yasadışı ilan edin biz de gereğini yaparız. Bu baskılar bize vız gelir vız. Tüm dünyaya rezil olmak mı istiyorsunuz. Barış, sendika, hak diyenler katlediliyor. İki yıl önce de grev yaşadık, kimse direnişimizi sınamasın. Fatih bu yılın en temiz belediyesi unvanını aldı. Bu ödül de belediye işçilerinin çalışmaları sayesinde oldu. Bizler hem seçmen ve hizmet alanlar hem de hizmet verenleriz. Açlık ve yoksulluk sınırlarını biz yaratmadık. İstediğimiz belediye yönetiminin önümüzdeki süreçte taleplerimizi dikkate almaları ve masa başında anlaşma sağlanmasıdır.”
Özhamarat’ın konuşmasının ardından grev süreciyle ilgili basın açıklamasını Genel-İş sendikası 1 Nolu şube başkanı Hikmet Aygün yaptı. Aygün yaptığı açıklamada şunları söyledi. “Belediyeler, taşeronlara rant sağlayan kurumlar haline getirilirken, halkın sağlığı ve can güvenliği hiçe sayılmış, kalıcı hizmetler tamamen ortadan kaldırılmıştır. Bugün ekonomik ve politik istikrar tamamen ortadan kaldırılmış, enflasyon rakamları hızla yükselmeye başlamıştır. İnsanların alım gücü düşmüş, işsizlik hortlayarak büyümüş, çalışanlar zamların altında ezilmiş, açlık ve yoksulluk sınırı hızla yükselirken, tarafımıza verilen teklifler komik rakamlara çekilmiştir. Fakat haklarımızın elimizden alınması noktasında mücadelenin kaçınılmaz olduğunu biliyoruz. Geçmişte olduğu gibi bugün de mücadele etmeye hazırız.” Aygün, grev kararlarını desteklemeye gelen DİSK bölge şube ve temsilcilerine, Belediye-İş’e ve UİD-DER’e teşekkür ettiğini söyleyerek konuşmasını bitirdi.
Fatih belediyesi işçileriyle grev kararları üzerine sohbet ettik ve taleplerinin neler olduğunu sorduk. Bir işçi Fatih belediyesinde 210 işçinin çalıştığını, çalışma şartlarının çok ağır olduğunu, sendika temsilcilerine yönelik baskılar uygulandığını örnekleriyle anlattı. Kabul edilmeyen taleplerinden birisi, haftalık çalışma saatinin 40 saate indirilmesi. Belediye 45 saat dayatmasını sürdürüyor. İşçiler gece çalışmasına %25 ek zam istiyor. Ücret zammını belediye %1’den %5’e çıkarmış. Aynı işçi arkadaş şunları da söyledi. “1980 öncesindeki gibi sendikalar arasındaki hak ve dayanışma grevlerinin yeniden hayata geçirilmesi lazım. 82 Anayasası örgütlenmenin önündeki en büyük engeldir. Bu engeli aşmamız gerekiyor.”
Evet, bugün grev kararını işçiler ancak polis engelini aşarak belediyenin önüne asabildiler. Sendikal haklar önüne konan engelleri aşmak, grev karşıtı tutumları boşa çıkarmak ve toplu sözleşmeye yanaşmayan patronlara taleplerimizi kabul ettirmek için sınıf dayanışmasına ve örgütlü militan sınıf sendikalarına ihtiyacımız var.