16 Haziranda greve çıkan Eczacıbaşı’na bağlı E-kart işçilerinin grevini ziyaret ettik. Öncesinde UİD-DER sitesinden E-kart işçilerinin greviyle ilgili haberleri okumuştuk. Ziyarete gittiğimizde bir de kendilerinden dinledik yaşadıkları süreci. Biri 4 yıllık diğeri ise 1 yılını henüz aşmış iki kararlı, mücadeleci, neşeli işçiydi bizi karşılayan. 4 yıldır E-kart’ta çalışan işçi arkadaş, sendikalı olduktan sonra, önce “güzellikle” sonra baskıyla sendikadan istifa etmeye zorlanmış. Ama istifa etmediği gibi işten çıkarılan diğer arkadaşları için açılan davalarda da tanıklık yapmış. En sonunda hâkim bile sormuş: “Sen bu kadar tanıklık yaptın, korkmuyor musun işten atılmaktan?” Ve iki ay sonra da uydurma bir gerekçeyle işten atılmış arkadaş. Şimdi kendisi de yargı yolunda. Ama tüm bu yaşadıklarına rağmen coşkusunu, azmini, neşesini kaybetmemiş.
Bizler de örgütlenmek isteyen matbaa işçileri olarak fabrikamızda yaşadığımız sorunlardan bahsettik. Patronların işçileri yıldırmak için uyguladığı politikalar her yerde aynı. Bizim fabrikada da hakkını arayan, örgütlenmek isteyen bilinçli arkadaşlarımız işten çıkarılmıştı.
E-kart işçilerinin grevi, patronun türlü dalaverelerine rağmen, kararlı işçilerin varlığı sayesinde sürüyor. Yaşanan grev ve direnişlerden çıkartılacak çok ders var. En önemlisi de mücadeleden asla vazgeçilmemesi gerektiğini gösteriyor bize bu tür örnekler.