2017-ilk8ay.jpg [1]
OHAL koşulları altında KHK’larla işçilerin hakları gasp ediliyor. OHAL’in sermayenin önündeki engellerin kaldırılması için kullanıldığını gizleme gereği bile duyulmuyor. Patronlar bu durumdan cesaret alıyor, işçilerin sendikal örgütlenme hakkını kullanmalarına engel oluyor. İş Sağlığı ve Güvenliği yasasının birçok maddesi de patronların yararına olacak şekilde ertelendi. Bunun bedelini sıklaşan iş kazalarında ve iş cinayetlerinde hayatını veya sağlığını kaybeden işçiler ödüyor.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisinin her ay yayınladığı iş cinayeti raporları, işçi ölümlerinin ulaştığı boyutu gözler önüne seriyor. İSİG Meclisinin son yayınladığı Ağustos ayı raporuna göre geçen ay en az 217 işçi hayatını kaybetti. Bu işçilerin 16’sı çocuk işçi. 2017’nin ilk 8 ayında yaşamını yitiren işçilerin sayısı ise en az 1338’e ulaştı.
56 işçi inşaat-yol işkolunda, 54 işçi orman işkolunda, 40 işçi taşımacılık, 11 işçi büro, 9 işçi enerji, 8 işçi metal işkolunda meydana gelen iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Bu iş cinayetlerinin 64’ü trafik-servis kazası, 35’i yüksekten düşme, 22’si ezilme-göçük, 20’si elektrik çarpması, 20’si şiddet, 16’sı kalp krizi-beyin kanaması, 10’u zehirlenme-boğulma nedeniyle gerçekleşti.
İSİG Meclisi, raporda, işyerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği mücadelesi yürütenlerin maruz kaldığı baskılara da yer verdi. İşyeri hekimi Ahmet Tellioğlu’nun, işini yaptığı için işten çıkarıldığı ifade edildi. Türk Tabipler Birliği İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Kolu Yürütme Kurulu Üyesi olan Tellioğlu, Çetinkaya Ortak Sağlık Güvenlik Şirketi tarafından (Çet-Ka OSGB) 2014’te OYAK Beton’a ait Kocaeli/Çerkeşli’deki beton santrali ve taş ocağında görevlendirildi. Burada çalışan 17 işçide pnömokonyoz hastalığını tespit etmesinin ardından işten çıkarıldı. Tellioğlu daha önce çalıştığı Organik Kimya firmasında, işçilerde toksik kimyasallara maruziyet tespit ettiği ve bu durumu Çalışma Bakanlığı’na bildirdiği için işten çıkarıldı. Raporda Doktor Ahmet Tellioğlu’nun işten çıkarılmasıyla ilgili açıklamalarına da yer verildi. Tellioğlu, “Benim işten çıkarılmama sebep olan olayda ILO okuyucusu meslektaşım OYAK Beton’a ait taş ocağında taşeron bünyesinde çalışan 17 işçinin filmlerinde pnömokonyoz bulgusuna rastladı. Ben bunun gereğini yapacağımı bildirdiğim e-postamın üzerinden 24 saat geçmeden Çetinkaya OSGB tarafından telefonla işten çıkarıldım. OYAK Beton bu 17 işçinin akıbetini açıklamalıdır. Tıbbi ve hukuki olarak gereken yapıldıysa, ben işten çıkarılmış olmama rağmen OYAK yetkililerine teşekkür etmeye hazırım” dedi.
Tekirdağ Çerkezköy’de bulunan Bony Çorap fabrikasında işçiler tarafından İSİG temsilcisi olarak seçilen Hakan Gürses, işçilerin hakkını savunduğu için tazminatsız olarak işten çıkarıldı.
İşçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmasını, önlem almayan patronlara caydırıcı cezaların verilmesini sağlamak, işçilerin birlik olmasına ve mücadele etmesine bağlıdır. AKP hükümeti işçilerin tepkisini yatıştırmak için iş güvenliği yasasını gündeme getirmiş, yetersiz de olsa yasayı uygulamaya geçirmişti. Ancak işçilerin örgütsüzlüğünü fırsat bilerek, yasanın birçok maddesini patronlar sınıfı lehine esnetti, erteledi. İş cinayetleri bu nedenle artarak devam ediyor.