
İstanbul Emek ve Demokrasi Koordinasyonu, 10 Eylülde Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda “Barış, Özgürlük, Adalet, OHAL’e Hayır, KHK’lar İptal Edilsin” sloganıyla bir miting gerçekleştirdi. 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle gerçekleştirilen mitinge binlerce kişi katıldı. Mitingde demokratik hakların ortadan kaldırılmasına, toplumun baskı altına alınmasına, işçi grevlerinin yasaklanmasına hayır denildi. Bakırköy Dikilitaş’tan Özgürlük Meydanı’na kadar devam eden yürüyüş boyunca, talepler sloganlarla dile getirildi.
Mitinge sendikalar, emekten yana siyasi partiler, demokratik kitle örgütlerinin yanı sıra UİD-DER de katıldı. UİD-DER’li işçiler, OHAL düzenini, demokratik haklara saldırıları, grev yasaklarını, savaş çığırtkanlığını sloganlarla protesto ettiler. Saygı duruşuyla başlayan mitingde, ortak açıklama Türkçe ve Kürtçe okundu. Açıklamada şöyle denildi: “Kalıcılaştırılmaya çalışılan OHAL, hukukun bertaraf edilmesi, ülkenin kaderinin bir tek kişinin ağzından çıkacak söze bağlı kalması, her türlü itirazın baskıyla sindirilmesi demek. Ancak bizler buna izin vermeyeceğiz: OHAL ve KHK’larla yönetilmek istemiyoruz. Düşmanlaştırma politikalarına, icat edilen düşmanlar sayesinde şovenizmin kışkırtılmasına sessiz kalmayacağız. Düşmanlarla çevrili bir ülkede değil içeride ve dışarıda barış ve huzur içinde yaşamak, özgür bir ülke inşa etmek için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu ülkenin emekçileri, halkları, kadınları ve gençleri olarak hiçbir faturayı can pahasına ödemeyeceğiz. Yaşasın 1 Eylül Dünya Barış Günü!”
Ortak açıklamanın ardından barış akademisyenleri adına KHK’yla ihraç edilen akademisyen Özgür Müftüoğlu söz aldı. Müftüoğlu, şöyle konuştu: “OHAL’e dayanılarak özgür basın susturuluyor. Gazeteciler işsiz bırakılıyor, tutuklanıyor. Üniversitede iktidara karşı tüm seslerin kesilmesi, işsizlik tehdidiyle tüm bilim insanlarının iktidara biat etmesi isteniyor. KHK’larla 100 binden fazla kamu emekçisi hukuksuz bir şekilde ihraç edildi. Dernekler kapatıldı. KESK’e ve DİSK’e bir operasyon gerçekleştirilmek istenmekte. Parlamento işlemez hale getirildi. Demokratik siyasetin önü kapandı.” Müftüoğlu, bireysel emeklilik sigortasına, kiralık işçiliğe, sendikal baskılara ve grev yasaklarına dikkat çekti ve hükümetin politikaları ve söylemleri nedeniyle iş cinayetlerinin arttığını dile getirdi. Müftüoğlu’nun ardından miting konuşmalarla devam etti ve konserle son buldu.