
OHAL ne içindi? Söylediklerine göre grevlerin engellenmesi için ilan edilmemişti. İnsanların yaşamlarını daha da yaşanmaz kılmak için de değildi. Ya da işten atılanların açlıkla terbiye edilmesi için hiç değildi. Hele işini geri isteyenleri “terörist” olarak yaftalamak içindi de denilemez! İşten atıp üzerine bir de başka yerde çalışmaları engellenen, bununla birlikte birçok sorunun üst üste gelmesiyle çıkışsızlık içinde kalan insanların intihara sürüklenmesi için de elbette ilan edilmemişti. Peki, ne için ilan edilmişti OHAL? Hepimizin bildiği gibi gündelik hayatımızı etkilemeyecek olan OHAL “devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunan yapılara” karşı ilan edilmişti. Oysa bu gerçek değildi ve OHAL’in ilk ilan edildiği günden beri toplum üzerindeki baskı artıyor, demokratik haklar yok ediliyor, insanlar korkuyor.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), 2013-2014-2015 yıllarında 99 işçinin intihar ettiğini, 2016 yılında ise en az 90 işçinin hayatına son verdiğini açıkladı. 2017 Kasım ayına kadar en az 71 işçi hayatına son verdi. 2016 Temmuzunda ilan edilen OHAL’den önceki son üç yılın ortalaması 33 işçi iken, OHAL ile birlikte bu sayı üçe katlandı. İhraç edilip gazetelerde boy boy ifşa edilenler, kaçak bir hayat sürmek zorunda bırakılanlar ve içerdeki on binlerce tutuklunun koşulları intihara zemin oluşturan birer etken oluyor. Oysa iddia OHAL’in sivil vatandaşımızın hayatını etkilemeyecek olmasıydı!
Rapor, “2017 Kasımına kadar 71 işçi hayatına son verdi” diye dikkat çekiyor. Biliyoruz ki onlar değillerdi hayatlarına son verenler. Emekçilerin yaşamını adeta cehenneme çevirmek için ellerinden geleni yapanlardır esas sorumlu olanlar. Hakları ve ücret artışı için elindeki yegâne yönteme, greve başvuran işçinin karşısında bitiverenlerdir. Onurlu bir şekilde yaşamak için bedenini ölüme yatıranları hapseden, sahip çıkanları darp edenlerdir. Biz onları çok iyi tanıyoruz. Devam etmez bu böyle, hayır devam edemez.