
En az 2006 işçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiği 2017 yılı geride kalırken, yeni yılda da iş cinayetleri kesintisiz devam ediyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin hazırladığı 2018 Ocak ayı iş cinayetleri raporuna göre geçen ay en az 141 işçi daha iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
Raporda yer verilen bilgilere göre, iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçilerden 2’si kadın işçi, 5’i çocuk işçi, 10’u göçmen işçi. Ölümler en çok inşaat, tarım, metal, taşımacılık ve belediye/genel işler işkollarında gerçekleşti. Hayatını kaybeden işçilerden 11’i sendikalı, 130’u sendikasız. Ocak ayında 6 işçi işe bağlı nedenlerle intihar ederek yaşamına son verdi. Borç, mobbing, işsizlik gibi nedenlerle işçilerin intihar ettiğine dikkat çekilen rapora göre;
- 2013 yılında en az 15 işçi,
- 2014 yılında en az 25 işçi,
- 2015 yılında en az 59 işçi,
- 2016 yılında en az 90 işçi,
- 2017 yılında en az 89 işçi işyeri içinde (işyeri dışında ise işe bağlı olarak) intihar ederek yaşamını yitirdi.
Raporda işsizlik nedeniyle kendini yakan işçilerden Sıtkı Aydın ve Mustafa Birgül’ün öykülerine de yer verildi.
Sıtkı Aydın, 2013’te çalıştığı inşaatın üçüncü katından düştü. Patron tarafından sadece 200 lira verilen Sıtkı Aydın’ın açtığı dava 5 yıldır devam ediyor. 6 kez hâkim değişti. Bu süreçte işsiz kaldı ve 30 bin lira kredi çekti. “Erdoğan’a oy verdim ama kimseye derdimi anlatamadım” diyen işçi, en sonunda TBMM önünde kendini yaktı.
Balıkesir Belediyesi önünde kendini yakan Mustafa Birgül, çaresizliğini şu sözlerle ifade ediyor: “Öyle yapıyorum olmuyor böyle yapıyorum olmuyor. Taş taşıyayım, çöpçülük yapayım ama işim olsun. İbreti âlem olsun diye kendimi yaktım.”
Ağır çalışma koşulları, düşük ücretler, uzun çalışma saatleri, fazla mesailer, geçim sıkıntısı pek çok işçiyi bir çıkışsızlığın içine itiyor. Patronlar sınıfı tarafından işçilerin gözlerine indirilen gözbağı, sınıfın gücünü fark etmesini sorunlarını çözmesi yönünde adım atmasını engelliyor. İşçinin yasalarda yer alan haklarını kullanması bile engelleniyor. Otomotiv, inşaat devleri bu sayede işçileri daha fazla sömürebiliyor, zenginleşebiliyor ve kâr rekorları açıklıyorlar. Büyüyen kârdan işçinin payına iş cinayetleri, yoksulluk, işsizlik ve hayat pahalılığı karşısında günden güne eriyen ücretler düşüyor.
İşçileri çıkışsızlığa sürükleyen koşullar da, iş cinayetleri de engellenebilir. İşçi sınıfı bunu yapabilecek güce sahip. Yeter ki patronların bağladığı gözbağını bir kenara atsın, kendi sınıfına güvensin ve korkusuzca mücadeleye atılsın.