
Bu yıl ben ilk kez 1 Mayıs’a katıldım. Ne mutlu ki bu ilk 1 Mayıs bayramımı UİD-DER’le birlikte yaşadım. Hayatımın en heyecanlı günüydü. Aslında UİD-DER’le tanıştığım günden beri bu heyecanı yaşıyorum. İtiraf etmeliyim ki 1 Mayıs’a gitmeden önce içimde biraz korku da vardı. Ta ki 1 Mayıs alanına gidene kadar. Çünkü alanda korkunun yerini bambaşka güzel duygular aldı. Gerçekten yaşadığım duyguları kelimelere dökemiyorum. Mesela UİD-DER’in diğer temsilciliklerinden arkadaşlar geldiğinde yaşadığım coşkuyu hiç unutmayacağım. Her birisiyle teker teker selamlaşmak ve onlara sarılmak istedim. Daha sonra arkadaşlarla sohbet edince herkeste aynı samimiyeti aynı sıcaklığı gördüm. Gerçekten de birisinin UİD-DER’li olduğunu anlamak için birazcık sohbet etmeniz bile yetiyor. UİD-DER’in düzenli korteji beni çok etkiledi. Ama beni bundan daha çok etkileyen şey çevremizdeki insanların kortejimizi ilgiyle seyretmeleriydi. Bu beni çok mutlu etmişti.
UİD-DER’le tanıştığımda pek çok konuda düşüncelerim değişti. Bunlardan birisi de kadınlara olan bakışımdı. Daha önce kadınları sadece yemek yapan, temizlik yapan insanlar olarak görürdüm. Şimdi ise mücadelenin en ön saflarında emekçi kadınların olduğunu biliyorum. Bunu UİD-DER’in kortejini görünce çok daha iyi anladım. UİD-DER’le tanışan pek çok kişi “keşke daha önce tanışsaydım” diye düşünmüştür. Ben de öyle düşünüyordum. Ama bugün farklı düşünüyorum. İyi ki daha geç tanışmamışım diye düşünüyorum. Artık hayatımın UİD-DER’le birlikte vereceğim mücadeleyle devam edeceğine inanıyorum. 1 Mayıs dönüşünde bir arkadaşımla sohbet ederken keşke 1 Mayıs hiç bitmese dedim. O da bana aslında 1 Mayıs’ın hiç bitmediğini, hayatımızın her anında mücadelemizi büyütmek için yollar aramamız gerektiğini anlattı. Zaten önemli olan bugün yaşadığımız coşkuyu bundan sonra tüm hayatımıza yayıp, başkalarıyla paylaşmak için çalışmaktır. Mektubumu beni en çok etkileyen iki sloganımızla bitirmek istiyorum.
YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ!
UİD-DER YÜRÜYOR, MÜCADELE BÜYÜYOR!